çeviri yapmak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
çeviri yapmak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

02 Haziran 2024

KUSURLU ANLATIMLAR

anlatım hataları, bozuk anlatım, bozuk çeviri, iken hataları, ise hataları, kelime yığını, kelimeleri yanlış kullanmak, kusurlu anlatım, kusurlu çeviri, sonuna nokta konmuş kelime yığını cümle değildir, Türkçeye aykırı Türkçe anlatım, Türkçeyi doğru kullanamayan Türk, yanlış çeviri, yanlış tercüme

TÜRKÇE213 [13] KUSURLU ANLATIMLAR

KUSURLU ANLATIMLAR
ISTANBUL AGIZI’DA, KUSURLU “...dığ-ı” VE “...(y)acağ-ı” YAPILARI

Cümleler, “-dık-ı”, “-cak-ı”yıgınlarıdan kurtarılmalı. Mun yıgınlar; “cümleyiŋ içte cümle”lere neden olur. Anlatımın anlaşılmaz kılar lär. Kenelde kereksiz lär.

İSTANBUL AGIZI
TÜRKÇE-21 BİÇİMİ
Bu genç geçen ay öğrenci olduğu için işi bıraktı. Bu kenç, keçen ay ögrenci oldu tiyin işin bıraktı.
Bu kenç, keçen ay ögrenci oldu; mundun işin bıraktı.
Bu çocuk öğrenci olduğu için okula gider. Bu çocuk, ögrenci ér tiyin okula kiter.
Bu çocuk, ögrenci ér; mundun okula kiter.
Ali’nin eve gittiği, ders çalıştığı, film seyrettiği belirtildi.
Ali, eve kitti; ders çalıştı; film seyretti; tiye belirtildi.
Ali; eve kitti, ders çalıştı, film seyretti; mun belirtildi.
Mon belirtildi; Ali; eve kitti, ders çalıştı, film seyretti.
Ali; eve kitmiş, ders çalışmış, film seyretmiş; mun belirtildi.
Mon belirtildi; Ali; eve kitmiş, ders çalışmış, film seyretmiş.
Belirtildi nen Ali; eve kitmiş, ders çalışmış, film seyretmiş.
Ali eve gittiğini, ders çalıştığını, film seyrettiğini söyledi.
Ali “eve kitti män, ders çalıştı män, film seyretti män” tidi.
“Eve kitti män, ders çalıştı män, film seyretti män” tidi Ali.
Ali monca tidi; “eve kitti män, ders çalıştı män, film seyretti män”.
Ali söyledi nen “eve kitti män, ders çalıştı män, film seyretti män”.
Ali çalışkan öğrencinin başarılı olduğunu savladı.
Ali, “çalışgan ögrenci başarılı olur” tiye savladı.
Ali, “çalışgan ögrenci başarılı olur” savıyın savladı.
Ali, monun savladı; “çalışgan ögrenci başarılı olur”.
“Çalışgan ögrenci başarılı olur”; Ali, munun savladı.
Ali savladı nen “çalışgan ögrenci başarılı olur”.
Ali eve gitmesi-(n)in, okuldan çıktıktan hemen sonra gerçekleşeceğini söyledi.
Ali, monca söyledi; eve äniŋ kitmeg, okuldan çıktı än andan hemen sonra gerçekleşçek émiş.

Ali-(y)iŋ eve kitmeg, okuldan çıktı än andan hemen sonra gerçekleşçek émiş. Kendi munca söyledi.

Ali, monca tidi; “eve beniŋ kitmeg, monca gerçekleşçek; «okuldan çıkçak män, hemen sonra eve kitçek män»”.

Ali, okuldan çıkçak émiş, hemen sonra eve kitçek émiş. Eve äniŋ kitmeg, munca gerçekleşçek émiş. Kendi munca söyledi.

“Okuldan çıkçak män. Hemen sonra eve kitçek män” tidi Ali.

“Bu genç geçen ay öğrenci olduğu için işi bıraktı.” anlatımıya bakalım. Gerçekte mun, iki cümleyiŋ karışımdan oluşan kelime yıgını ér. Muna “cümle” timek, yanlış olur.

“Bu kenç, keçen ay ögrenci oldu tiyin işin bıraktı.”anlatımıya bakalım. Mon yapıda ér;
“Bu kenç, keçen ay ögrenci oldu” + tiyin + “işin bıraktı.” Yani burada, “tiyin” ilen baglayılmış 2 adet tam cümle var. Cümleler, ayrı ayrı tam anlam belirtyir lär.

“Bu kenç, keçen ay ögrenci oldu; mundun işin bıraktı.” anlatımıya bakalım. Mon yapıda ér;
“Bu kenç, keçen ay ögrenci oldu” + mundun + “işin bıraktı”. Monca da olabilir;
“Bu kenç, keçen ay ögrenci oldu. Mundun işin bıraktı.” [“Mundun” yeriye “bu yüzden” de olabilir]
ISTANBUL AGIZI’DA, KUSURLU “...(n)in ...(s)i” YAPILARI

+(n)in  +me-(s)i
 ·
+(n)in  +me-(s)i-(n)i
+(n)in  +diğ-i  ·
+(n)in  +diğ-i-(n)i
+(n)in  +(y)eceğ-i  ·
+(n)in  +(y)eceğ-i-(n)i

Kusurlu Anlatım:
“Ali’nin dün sınıfta sessizce kitap okuduğunu öğretmenleri gördü.” [Ali-(n)in ... okuduk-u-(n)u]

• Mun anlatım, tek cümle kibi körünyür. Ama iki cümleden oluşyur. İki cümle, tek cümle kibi yazılmış, karışık-karmaşık cümle ér.

Birinci cümle, “okudu” yüklemi ile bitmeli ama bitirilmemiş. Yüklem, “okudu-k-u-(n)u” biçimide bozulmuş; “cümleyiŋ içte cümle” yapısı kurulmuş. Mun yapı, gerçekte kusurlu ér.

Neden mon ér; “harflerden kelimeler oluşur, kelimelerden cümleler oluşur, cümlelerden paragraflar oluşur, paragraflardan bölümler oluşur, bölümlerden makaleler oluşur”. Mun, anlatımda mantıksal yapı sıralamagı ér. Ama mun yapı sıralamagıda, mon anlayış yer almaz; “cümlelerden cümleler oluşur”.

• Yapı olarak, tamlamaglardakı mon kusurlu yapılara benzeyir:

“Ali’nin kitabı” [Ali-(n)in kitab-ı]: aitlik/ilgi, iki kez belirtilmiş; “Ali’ye ait äniŋ kitab” anlamıya kelyir.

“Ahmet’in çanta” [Ahmet-in çanta-(s)ı]: aitlik/ilgi, iki kez belirtilmiş; “Ahmet’e ait äniŋ çanta” anlamıya kelyir.

Mun kusur, önce tamlamaglarda başlamış, sonra cümlelere atlamış, kibi körünyür.

Türkçe-21 Biçimi:
“Ali, dün sınıfta sessizce kitab okudu. Äniŋ ögretmenler, munun kördü.”
Kusurlu Anlatım:
“Ali’nin yarın sınıfta sessizce kitap okuyacağını öğretmenleri görecek.” [Ali-(n)in ... okuyacağ-ı-(n)ı]

Türkçe-21 Biçimi:
“Ali, yarın sınıfta sessizce kitab okucak. Äniŋ ögretmenler, munun körcek.”
“Ali, yarın sınıfta sessizce kitab okucak; äniŋ ögretmenler, munun körcek.”
Kusurlu Anlatım:
Annesi, Ali’(n)in sabah erkenden evden çıkıp işine gitme-(s)i-(n)in gerek-tiğ-i-(n)i söyledi.

Türkçe-21 Biçimi:

Ali’yiŋ anne, monun tidi; “Ali, sabah erkenden evden çıkıp kendiyiŋ işe kitmeli”.
Ali’yiŋ anne, monun söyledi; “Ali, sabah erkenden evden çıkıp kendiyiŋ işe kitmeg kerek ér”.
“Cümleyiŋ içte cümle” olmaga, sadece mon şartlarda tolerans közderilebilir:

“İçteki cümle”yiŋ yüklem, tegişmiş-bozulmuş olmamalı,
Toplam anlatım, “yaklaşık 7 birim”in aşmamalı. Kib;

«Ama mun yapı sıralamagıda, mon anlayış yer almaz; “cümlelerden cümleler oluşur”» yeriye,
«Ama “cümlelerden cümleler oluşur” anlayışı, mun yapı sıralamagıda yer almaz.» kibi.

Toplam anlatım, “yaklaşık 7 birim”in aşmaz ése, monca da olabilir:
«Ama “cümlelerden cümleler oluşmag” anlayışı, mun yapı sıralamagıda yer almaz.»
[Mon kelime topluluku, cümle tügül; “cümlelerden cümleler oluşmag”. Ve “oluşmag” sözcükü, yüklem tügül]

“Ali-(y)iŋ sınıfta sessizce kitab okumag-ın äniŋ ögretmenler körmeli.”
“Ali-(y)iŋ ögretmenler, än- sınıfta sessizce kitab okumag-ın, körmeli.”
[Ali, sınıfta sessizce kitab okur (/okuyur). Äniŋ ögretmenler, munun körmeli.]

Ali, okula gideceğini söyledi. [içteki cümleyiŋ yüklem bozulmuş, kusurlu anlatım]

Ali, monca tidi; “okula kitçek män.” • Ali, “okula kitçek män” tidi. • “Okula kitçek män” tidi, Ali.
Kusurlu Anlatım [İstanbul Agızı biçimde]:
Ali’nin Ahmet’in babasının ögretmen olduğunu Cemil’e Hasan’ın söylediklerinden anladığı belirtildi.

Çok “-in” ve “-i” var. Hängi “-in”, neye aitlik-ilgi belirtyir? Okuyucu önce munun anlamalı; sonra cümleyin anlayabilir belki. Mundun, çok kusurlu anlatım ér mun.

Türkçe-21 Biçimi 1:
Ahmet’ baba, ögretmen ér. Ali munun anladı. Cemil’e Hasan söyledi sözlerden anladı än. Mun belirtildi.
[“än” burada “Ali” yeriye kullanılmış, daha net anlatım için. Ama zorunlu tügül.]

Türkçe-21 Biçimi 2:
Mon belirtildi: Cemil’e Hasan bazı sözler söyledi. Ali, mun sözlerden monun anladı; Ahmet’ baba ögretmen ér.
Cemil’e Hasan bazı sözler söyledi. Ali, mun sözlerden monun anladı; Ahmet’iŋ baba ögretmen ér. Mun belirtildi.
“KÄN” HATALARI

Togru anlatım; “Ali, ders çalışyır kän müzik tinleyir édi.” [Aynı anda, hem ders çalışyır hem müzik tinleyir édi.]

“Ali, çocukluğunda futbol oynamayı sever iken gençliğinde basketbola merak sarmıştı.” Mun anlatım yanlış ér. Neden mon ér; neŋ kişiyiŋ “çocukluk” ile “kençlik”iŋ arada yıllar var; aynı anda olamaz lär. Togru anlatım, monca olabilir;

· “Ali, çocuklukta futbol oynamagın sever édi. [Fakat] kençlikte basketbola merak sarmış édi.” veya
· “Ali çocuk édi kän futbol oynamagın sever édi. Fakat kenç édi kän basketbola merak sarmış édi.” [Kib, “kenç” émek ile “basketbola merak”, aynı anda var olabilir.]
“ÉSE” HATALARI

Fiil çekim eki “-sa, -se”, monca anlamlar verir: “Bu olmak şartı ile şu olur.”, “Bu olmak turumuda şu olur.”, “Bu olan turumda şu olur.”, “Bu olunca, şu olur.” kibi. Kib;

“Yagmur yagsa, yerler ıslanır.”, “Sulamag yapılsa, yerler ıslanır.”
“Yagmur yagar ése, yerler ıslanır.”, “Sulamag yapılır ése, yerler ıslanır.”

Kib togru anlatım; “2 ile 3 çarpılır ése, sonuç 6 olur”. [“2 ile 3 çarpılır” + ése + “sonuç 6 olur”. Mun anlatımdakı ilk cümle ile son cümleyiŋ arada, mantıksal bag var.]

Kib yanlış anlatım; “Ali, sabaha dek ders çalışmıştı. Veli ise, dün akşam birkaç saat ders çalışmıştı.” [Mun anlatımdakı ilk cümle ile son cümleyiŋ arada, mantıksal bag yok. Çünkü mun iki olgu da biri biriden bagımsız gerçekleşebilir. Mun anlatımda “ése” kullanmak yanlış ér.] Mun anlatım, monca olabilir;

“Ali, sabaha dek ders çalışmış édi. Fakat Veli, dün akşam birkaç saat ders çalışmış édi.” veya
“Ali, sabaha dek ders çalışmış édi. Yanya Veli, dün akşam birkaç saat ders çalışmış édi.” [Öte yandan, Veli...]

# “-sa, -se” ekiyin de “ése” kelimesiyin de monca anlamlarda kullanmak, yanlış ér; “fakat, ama, lâkin; yanı sıra, bununla birlikte”.

Kib “Ali, elma sever. Veli ése armut sever.” anlatımı yanlış ér;
“Ali, elma sever. Fakat Veli, armut sever.” olmalı.

Kib mon anlatım, togru anlatım ér; “Bitki, uzun süre susuz kalır ése; kurur”. “Bitki kurur” olgusu için, “uzun süre susuz kalmak” olgusu kerekir. Yani “ése”den sonrakı olgu için, “ése”den önceki olgu kerekir. Veya “ése”den önceki olgu, “ése”den sonrakı olguya neden olur. “Bitki, uzun süre susuz kalsa; kurur” da olabilir.

Tilek/istek belirtimi için kibler:
“Çiçeklerin sulasa män tiye tüşündü édi män.”, “Derslere biraz daha çalışsa sän tiye tüşünyür män”.
KELİMELERİN YANLIŞ KULLANMAK

Bazı kelimeleriŋ anlamlar çarpıtılyır veya yanlış kullanılyır lär; “sevgili”, “dost” kibi.

Belirtilmek isteyilen anlamın belirten bir kelime yok ése; yeni bir kelime türetilebilir veya tembellike kaçarak, başka tıllardan ödünç bir kelime alılabilir.

Kib neŋ kişiye, “sevgili arkadaşım” timek ile “sevgilim” timek, farklı şeyler ér. Kib “Ali’yiŋ sevgili (Ali’nin sevgilisi)” ile “Ali’yiŋ sevilen (Ali’nin sevileni)” veya “Ali’ceg sevilen” timek de farklı şeyler ér.

Kib “dost etinmek” ile “dost tutmak” da farklı şeyler ér. Ve “dost etinilen” ile “dost tutulan” da farklı şeyler ér.

# Neŋ kelime, anlatıma köre, birkaç anlamın karşılayabilir; “camın kırdı”, “direksiyonun sola kırdı” kibi.
ÇEVİRİLERDE KUSURLAR

“He said that they went to school.” Mun İngilizce cümleyin monca çevirmek, kusurlu (hatta yanlış) ér:
“Onların okula gittiğini söyledi.”
İngilizce metinde, “-ın” karşılıkı kelime veya ek yok. İngilizce metinde, “-ğ-i-(n)i” anlamda neŋ neme de yok.

Çok çevirilerde munca hatalar, çok sık körülür. Mundun, uzun cümlelerde, anlaşılırlık en az %50 azalır. Ama asıl metinlerden çokların munca çevirmek, zorunlu tügül. Hatta yanlış ér.

Okuyucular, bu tip çevirilerin, okur belki. Ama uzun cümlelerden (kelime yıgınlarıdan) çokuyun anlamadan keçer lär. Okuyucu, boşa okumuş olur. Mundun, çeviri de boşa yapılmış olur. Neŋ makaleyin, okumamak ile yarım yamalak anlamak, çok farklı olmaz.

Biraz İngilizce bilen biriyin tüşünelim. Öyle bozuk-anlaşılmaz çevirilerin okumak yeriye, İngilizce asılların okumagın seçer ärinç. Sözlüke baka baka okur, mun daha kolay olur. Arabca’dan çeviriler için de, benzer şeyler söyleyilebilir.

[Türk Tılı’ya çeviriler, “yalınsıg cümle”li yapılır ése, sorun olmaz.]

Kelime kelime bakalım:

He said that   they went  to  school.
O  tidi şu(yu) olar kitti okula.

Türkçe-21 Biçimleri:
   O, monun tidi; “olar okula kitti”.
   Monun tidi (än); “okula kitti lär”.
   “Okula kitti lär” tidi än.
   Tidi nen okula kitti lär.

# İngilizce’deki cümle yapısı, başlangıçta mı munca édi? Bilinçli bi tıl bilimci mi, sonradan mun tizilimin yaptı édi acaba? Kutlamak kerek, çünkü insanlarıŋ “kısa süreli bellek kapasitesi” ile uyumlu ér.
Neŋ çevirmen, neŋ kitabın çevircek olsun. Önce ol kitabın baştan sona okuyup tam olarak anlamalı än. Sonra çeviriye başlamalı än. Yoksa togru tüzgün çeviri olmaz. Äniŋ tek amaç “satmak” olan bazı berbat çevirilerden (ve teliflerden) biri olsun isteyilmeyir ése. Ol kitabın anlayamayır ése, çevirmege kalkmamalı än. “Cümlelerin anlamayıp kelime kelime çevirmege kalkmak” kadar bozuk çeviri yöndemi olamaz.

# Çeviri, ciddi iş ér. Hem ol kitabda anlatılan konuların iyice bilmek kerekir. Hem iki tılın da iyi bilmek kerekir.
Konuyun burada, basitçe anlatmaga çalıştı méz. Bazı (telif veya çeviri) “sosyal bilimler” kitablarıda, bol-bol kusurlu anlatımlar körülebilir.

Fen-Matematik kitabları da masum tügül. Munlardan bazılarda, çok sayıda işlem hataları da var; formülde “=” yazılcak yere “+” yazılmak kibi. Zavallı ögrenciler...

Hatta bazı gazeteler, tergiler, ansiklopediler, romanlar, hikayeler, yönetmelikler...

Bazı felsefe/hukuk metinleri (telif veya çeviri), facia ér.

Sonra da “Vay efendim! Falan ülkede, kişi başına yılda bilmem kaç kitap satılıyor” da “Bu millet kitap okumayı sevmez” de “Bu millet cahil” de falan filan. “Tam bir şuursuzluk” tiyilebilir mi acaba?
NOTLAR

# “Cümle”; sonda “nokta” koyulmuş kelime yıgını tügül ér. “Cümle”, “özne, tümleç, yüklem” ögeleri olan, anlamlı bütün oluşturan kelimeler topluluku ér. “Cümle”ler, bir veya birkaç kelimelik edatlar ilen, biri biriye, baglayılabilir lär. Anlatıma köre, kullanılan “edat”a köre, “noktalamag” da farklı olabilir.

# “Baglaçlar”, “edatlar”, “cümle başı edatları”, “cümle sonu edatları” konularıda da yaygın bilgisizlik var.

# Anlatım, bir veya birkaç cümleden oluşabilir. Anlatım;
• zihindeki anlamın, tam olarak yansıtmalı;
• zihindeki anlamın, tam olarak yansıtan en kısa biçimde olmalı (fakat belirsizlikler olmamalı).
Aksi halde, üç cümlede anlatılabilcek bir anlam, on cümleye sarkar; yine de tam-togru anlatım yapılamaz.


# “Cümle” ile “paragraf”, farklı şeyler ér. “Cümle”, kelimelerden oluşur. “Paragraf”, cümlelerden oluşur.
# Her insan hata yapar; burada konumuz bu émez. Fakat hatadan hataya fark var.
Türkçe-21 Sitesi