Atatürk’ün geçliğe hitabesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Atatürk’ün geçliğe hitabesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

03 Haziran 2024

GENÇLİĞE HİTABE

Amerikan mandası, Atatürk'ün gençliğe hitabesi, bağımsızlık, bedhah, cumhuriyet, hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir, halife, İngiliz himayesi, istiklal, kurtuluş savaşı, milli siyaset, Mustafa Kemal Atatürk, namüsait, Nutuk, Osmanlı devletinin çöküşü, padişah, Türk devleti

[UYGULAMAG YAZISI] KENÇLİKE HİTABE

NUTUK’TAN

ISTANBUL AGIZI BİÇİMİ TÜRKÇE-21 BİÇİMİ
DÜŞÜNÜLEN KURTULUŞ ÇARELERİ TÜŞÜNÜLEN KURTULUŞ ÇARELERİ
Şimdi Efendiler, müsaade buyurursanız size bir soru sorayım: Bu durum ve şartlar karşısında kurtuluş için nasıl bir karar akla gelebilirdi? Şimdi Efendiler, izin verir séz ése, size bir soru soraym: Mun turumda ve şartlarda, kurtuluş için, nasıl bir karar, öge kelebilir édi?

# “ög”: akıl
[...] Açıkladığım hususlara ve yaptığım gözlemlere göre üç türlü karar ortaya atılmıştır. [...] Açıkladı män konulara ve yaptı män közlemlere köre, üç tür karar ortaya atılmış édi.
Birincisi, İngiliz himayesini istemek. Birinci karar, İngiliz koruyuculukuyun istemek.
İkincisi, Amerikan mandasını istemek. İkinci karar, Amerikan mandasıyın istemek.
[...] Üçüncü karar, bölgesel kurtuluş çarelerine başvurmuştur. [...] [...] Üçüncü karar, bölgesel kurtuluş çareleriye başvurmak édi. [...]
BENİM KARARIM BENİŊ KARAR
Efendiler, ben bu kararların hiçbirinde isabet görmedim. Efendiler, mun kararlardan neŋ biride, isabet körmedi édi män.
Çünkü bu kararların dayandığı bütün deliller ve mantıklar çürüktü, temelsizdi. Çünkü mun kararlar tayanır bütün deliller ve mantıklar; çürük édi, temelsiz édi.
Gerçekte içinde bulunduğumuz o tarihte, Osmanlı Devleti’nin temelleri çökmüş, ömrü tamamlanmıştı. Gerçekte, äniŋ içte bulundu édi méz ol tarihde, Osmanlı Äli’yiŋ temeller çökmüş, äniŋ ömür tamamlanmış édi.

# “äl”: devlet
Osmanlı memleketleri tamamen parçalanmıştı. Osmanlı memleketleri, tamamen parçalanmış édi.
Ortada bir avuç Türk’ün barındığı bir ata yurdu kalmıştı. Ortada, bir avuç Türk barınır ata yurtu kalmış édi.
Son mesele bunun da taksimini sağlamaya çalışmaktan ibaretti. (Yagı äller için) son mesele, munuŋ da bölüşümün saglamaga çalışmak édi tekçe.

# “yagı”: düşman
Osmanlı Devleti, onun istiklâli, padişah, halife, hükûmet, bunların hepsi anlamı kalmamış birtakım boş sözlerden ibaretti. [...] Osmanlı Äli, äniŋ bagımsızlık, padişah, halife, hükümet... Tüm munlar, anlamsız kalmış birtakım boş sözler édi. [...]
Efendiler, bu durum karşısında bir tek karar vardı. Efendiler, mun turum karşısıda, bir tek [uygun] karar var édi.
O da millî hâkimiyete dayanan, kayıtsız şartsız, bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak! [...] O da bodunul hâkimiyete tayanan, kayıtsız şartsız, bagımsız yeni Türk äli kurmak! [...]
TÜRK MİLLETİNİN TAKİP ETMESİ GEREKEN SİYASİ İLKE: MİLLİ SİYASET TÜRK BODUN İZLEMELİ SİYASİ İLKE: BODUNUL SİYASET
[...] Milletimizin, güçlü, mutlu ve istikrarlı yaşayabilmesi için, devletin bütünüyle millî bir siyaset izlemesi, bu siyasetin iç teşkilâtımıza tam olarak uyması ve ona dayanması gerekir. [...] Biziŋ bodun; küçlü, mutlu, istikrarlı yaşayabilmeli. Mun için äl, bütünül olarak, bodunul siyaset izlemeli. Mun siyaset, biziŋ iç örgüte tam olarak uymalı ve änä tayanmalı.
Millî siyaset dediğim zaman kastettiğim anlam ve öz şudur: Millî sınırlarımız içinde, her şeyden önce kendi kuvvetimize dayanmakla varlığımızı koruyarak, millet ve memleketin gerçek saadet ve refahına çalışmak... “Bodunul siyaset” tidi män kän kastetti män anlam ve öz mon ér; biziŋ bodunul sınırlarıŋ içte, neŋneŋ nemelerden önce, biziŋ öz kuvvete tayanıp biziŋ varlıkın korumak, bodunuŋ ve memleketiŋ gerçek saadete ve olarıŋ refahlara çalışmak...

# “neme”: şey
Genellikle milleti uzun emeller peşinde de yorarak zarara sokmamak... Kenelleyi bodunun, uzun emelleriŋ peşlerde de yorarak zarara sokmamak...
Medenî dünyadan, medenî, insanî ve karşılıklı dostluk beklemektir. Medenî dünyadan; medenî, insanî, karşılıklı dostluk beklemek.
TÜRK HALKI KAYITSIZ VE ŞARTSIZ HÂKİMİYETİNE SAHİPTİR TÜRK BODUNU, KAYITSIZ VE ŞARTSIZ KENDİYİŊ HÂKİMİYETE SAHİB ÉR
Türk halkının kayıtsız ve şartsız hâkimiyetine sahip olduğunu bir defa daha ve kesinlikle tekrar ediyorum. Monun bir kez daha ve kesinleyi yineleyir män; Türk bodunu, kayıtsız ve şartsız kendiyiŋ hâkimiyete sahib ér.

Türk bodunu, kayıtsız ve şartsız kendiyiŋ hâkimiyete sahib ér; munun bir kez daha ve kesinleyi yineleyir män.
Hâkimiyet, hiçbir anlamda, hiçbir şekilde, hiçbir renk ve hiçbir kılavuzlukta ortaklık kabul etmez. Hâkimiyet; neŋ anlamda, neŋ şekilde, neŋ renkte, neŋ kılavuzlukta; ortaklık kabul etmez.
Unvanı ister halife ister başka bir şey olsun, hiç kimse bu milletin kaderine ortak çıkamaz. Kendiyiŋ unvan ister halife olsun, ister başka neŋ neme olsun; neŋ kişi, bu bodunuŋ kadere ortak çıkamaz.
Millet buna kesinlikle müsaade edemez. Bodun, muna kesinleyi izin veremez.
Bunu teklif edecek hiçbir milletvekili bulunamaz. [...] Munun önercek neŋ bodunvekili bulunamaz. [...]
TÜRK GENÇLİĞİNE BIRAKTIĞIM EMANET TÜRK KENÇLİKİYE BIRAKTI MÄN EMANET
Saygıdeğer Efendiler, sizi günlerce işgal eden uzun ve teferruatlı nutkum, nihayet geçmişe karışmış bir devrin hikâyesidir. Saygı teger Efendiler! Beniŋ uzun ve ayrıntılı söylev, sizin künlerce oyaladı. Sonuçta beniŋ bu söylev, keçmişe karışmış ol deviriŋ hikâye ér.
Bunda milletim için ve gelecekteki evlâtlarımız için dikkat ve uyanıklık sağlayabilecek bazı noktaları belirtebilmiş isem kendimi bahtiyar sayacağım. Munda, beniŋ bodun için ve kelecekteki biziŋ evlâtlar için, dikkat ve uyanıklık saglayabilcek bazı noktaların belirtebilmege çalıştı män. Mun konuda başarılı olabildi män ése, beniŋ özün mutlu saycak män.
Efendiler, bu nutkumla, millî varlığı sona ermiş sayılan büyük bir milletin, istiklâlini nasıl kazandığını, ilim ve tekniğin en son esaslarına dayanan millî ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu anlatmaya çalıştım. Efendiler! Beniŋ mun söylev ilen monun anlatmaga çalıştı män: Äniŋ bodunul varlık sona ermiş sayılan ol büyük bodun, nasıl bagımsızlık kazandı; bilimiŋ ve teknikiŋ en son esaslara tayanan bodunul ve çagdaş ol älin nasıl kurdu?
Bugün ulaştığımız sonuç, asırlardan beri çekilen millî felâketlerin yarattığı uyanıklığın eseri ve bu aziz vatanın her köşesini sulayan kanların bedelidir. Yüzyıllardan beri çekilen bodunul felâketler, bizde uyanıklık (/bilinç) yarattı. Bu kün ulaştı méz sonuç, mun uyanıklıkıŋ eser ér. Ve bu aziz vatanıŋ her köşeyin sulayan kanlarıŋ bedel ér.
Bu sonucu, ‘Türk gençliği’ne emanet ediyorum. Mun sonuçun, “Türk Kençliki”ye emanet etyir män.
Ey Türk gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti’ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Ey Türk kençliki!

Seniŋ birinci körev; Türk bagımsızlıkıyın, Türk Cumhuriyeti’yin, hep korumak ve savunmak ér.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Seniŋ var kalmagıŋ ve seniŋ kelecekiŋ tek temel ér mun.
Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. Mun temel, seniŋ en kıymetli hazine ér.
İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve harici bedhahların olacaktır. Kelecekte de senin mun hazineden yoksun kılmak istecek, içeriden ve tışarıdan, sene yagılar olcak ärinç.
Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet’i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. Neŋ kün, bagımsızlıkın ve Cumhuriyet’in savunmag mecburiyetiye tüşebilir sän. Ol kün, köreve atılmak için, ändä buluncak sän vaziyetiŋ imkânların ve şartların tüşünme! Mun imkân ve şartlar, çok uygunsuz biçimde belirebilir.
İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Seniŋ bagımsızlıka ve seniŋ Cumhuriyete kötülük tüşünen yagılar, bütün dünyada, benzersiz başarı közdermiş olabilir lär.
Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Zoran ve hileyen; aziz vatan, mon turumda olabilir; bütün kaleler zapt etilmiş, bütün tersanelere kirilmiş, bütün ordular tagıtılmış. Ve memleketiŋ her köşe, bilfiil işgal etilmiş olabilir.

Zoran ve hileyen; aziz vatanda, bütün kaleler (askerî yapılar), zapt etilmiş olabilir; bütün tersanelere (sanayi yapılarıya) kirilmiş, bütün ordular tagıtılmış olabilir. Yanya memleketiŋ her köşe, bilfiil (her tesiste, her sokakta yagı askerleri bulunur biçimde) işgal etilmiş olabilir. [Biziŋ ülkedeki siyasal ve ekonomik yapılar, yagılarıŋ tenetime kirmiş olabilir.]
Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Bütün mun şartlardan daha elemli ve daha kaygı verici olmak üzere, monlar da olabilir; memleketiŋ içre, iktidara sahib olanlar; bilinçsizlik ve sapmışlık, hatta hainlik içide bulunabilir lär.
Hatta bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Hatta mun iktidar sahibleri, kendileriŋ kişisel yararların, işgalcileriŋ siyasi emeller ile birleştirebilir lär.
Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir. Bodun, yoksulluk ve yoksunluk içide, harap ve bitkin tüşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! Ey Türk kelecekiyiŋ evlât! İşte, bu hallerde ve şartlarda da seniŋ körev, Türk bagımsızlıkıyın ve Türk Cumhuriyetiyin kurtarmak! Kerek tuyar sän küç, seniŋ tamarlardakı asil kanda var!
MAREŞAL GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK Türkçe-21 Biçimi: Türkçe-21 Sitesi

Türkçe-21 Sitesi