anlamlı öbekler avı, bilgili toplum için anlatım açısından yazarlara düşen görev, cümleleri anlamak için kolay bir yol var mı, kelime avı, kelime yığınları ile anlatım, toplumsal cehalet ve anlatım tarzları, yalınsıg cümleli anlatım
[UYGULAMAG YAZISI] OKUMAK ANLAMAKOKUMAK ANLAMAK
Soru: Kimi cümlelerin, birkaç kez okuyur män fakat tam anlamayır män. Bir kitabın okuyup bitiryir män. Sonra tüşünyür män “mun kitabdan ne anladı män” tiye. Fakat birkaç cümleden başka, beniŋ akılda hiçbir şey kalmamış. Cümlelerin anlamak için kolay bir yol var mı?
Yanıt: Cümlelerin anlamak için kolay bir yol yok. Fakat anlamak için, çeşitli yöndemler teneyilebilir. Kib; metinlerin, paragraf paragraf ele almak ve üç aşamagda anlamak. Kib, mon paragrafa bakalım:
AŞAMAG 1: KELİME AVI
Geçmişin ve düşmanların, memleket ve milletimizi bütün uygarlık dünyasıyla birlikte ileriye götürmekten alıkoymuş olan zincirleri, bugün bizi, az zamanda olağanüstü girişimlerde ve çalışmalarda bulunmaya zorluyor. Ancak, bu zorunluğun tatmini ve kayıpların karşılanması bugünkü maliye gücümüzün üstündedir. Bundan dolayı hükümetimizin, her uygar devlet gibi dış borçlanmalar yapmasına gerek vardır. Şu kadar ki ödünç alınan yabancı paralarını, şimdiye kadar Babıâli’nin yaptığı şekilde, ödemeye mecbur değilmişiz gibi, amaçsız harcama ve kullanma ile borçlarımızın yükünü artırarak malî bağımsızlığımızı tehlikede bırakmaya kesin şekilde karşıyız. Biz, memlekette bayındırlığı, üretimi ve halkın refahını temin edecek, gelir kaynaklarımızı geliştirecek verimli borçlanmalara taraftarız.
— Mustafa Kemal ATATÜRK —
Mun aşamagda, dikkatin kelimelere ver. Kelimelerin tek tek oku. Fakat cümleyin anlamaga çalışma. Äniŋ anlamın bilmeyir sän kelimeler için sözlüklere bak. Olarıŋ anlamların not al.
memleket: ülke, yurt, bölge • uygarlık: medeniyet • maliye: kamu kelirleriyin-kiterleriyin tüzenleyen kurallar • bayındırlık: bayındır olmag turumu, kibi.
Geçmişin ve düşmanların, memleket ve milletimizi bütün uygarlık dünyasıyla birlikte ileriye götürmekten alıkoymuş olan zincirleri, bugün bizi, az zamanda olağanüstü girişimlerde ve çalışmalarda bulunmaya zorluyor. Ancak, bu zorunluğun tatmini ve kayıpların karşılanması bugünkü maliye gücümüzün üstündedir. Bundan dolayı hükümetimizin, her uygar devlet gibi dış borçlanmalar yapmasına gerek vardır. Şu kadar ki ödünç alınan yabancı paralarını, şimdiye kadar Babıâli’nin yaptığı şekilde, ödemeye mecbur değilmişiz gibi, amaçsız harcama ve kullanma ile borçlarımızın yükünü artırarak malî bağımsızlığımızı tehlikede bırakmaya kesin şekilde karşıyız. Biz, memlekette bayındırlığı, üretimi ve halkın refahını temin edecek, gelir kaynaklarımızı geliştirecek verimli borçlanmalara taraftarız.
— Mustafa Kemal ATATÜRK —
AŞAMAG 2: ANLAM BÜTÜNLÜKLERİ AVI
Mun aşamagda, “anlam bütünlükleri veren kelime gruplarıya” dikkatin ver. Mun aşamagda da cümleyin anlamaga çalışma. Kib:
AŞAMAG 3: HER BİR CÜMLEYİN, BİR BÜTÜN OLARAK OKUYUP ANLAMAK
Geçmişin ve düşmanların, memleket ve milletimizi bütün uygarlık dünyasıyla birlikte ileriye götürmekten alıkoymuş olan zincirleri, bugün bizi, az zamanda olağanüstü girişimlerde ve çalışmalarda bulunmaya zorluyor. Ancak, bu zorunluğun tatmini ve kayıpların karşılanması bugünkü maliye gücümüzün üstündedir. Bundan dolayı hükümetimizin, her uygar devlet gibi dış borçlanmalar yapmasına gerek vardır. Şu kadar ki ödünç alınan yabancı paralarını, şimdiye kadar Babıâli’nin yaptığı şekilde, ödemeye mecbur değilmişiz gibi, amaçsız harcama ve kullanma ile borçlarımızın yükünü artırarak malî bağımsızlığımızı tehlikede bırakmaya kesin şekilde karşıyız. Biz, memlekette bayındırlığı, üretimi ve halkın refahını temin edecek, gelir kaynaklarımızı geliştirecek verimli borçlanmalara taraftarız.
— Mustafa Kemal ATATÜRK —
Çeşitli metinler üzeride tene. Belki yararıyın körür sän.
Geçmişin ve düşmanların, memleket ve milletimizi bütün uygarlık dünyasıyla birlikte ileriye götürmekten alıkoymuş olan zincirleri, bugün bizi, az zamanda olağanüstü girişimlerde ve çalışmalarda bulunmaya zorluyor. Ancak, bu zorunluğun tatmini ve kayıpların karşılanması bugünkü maliye gücümüzün üstündedir. Bundan dolayı hükümetimizin, her uygar devlet gibi dış borçlanmalar yapmasına gerek vardır. Şu kadar ki ödünç alınan yabancı paralarını, şimdiye kadar Babıâli’nin yaptığı şekilde, ödemeye mecbur değilmişiz gibi, amaçsız harcama ve kullanma ile borçlarımızın yükünü artırarak malî bağımsızlığımızı tehlikede bırakmaya kesin şekilde karşıyız. Biz, memlekette bayındırlığı, üretimi ve halkın refahını temin edecek, gelir kaynaklarımızı geliştirecek verimli borçlanmalara taraftarız.
— Mustafa Kemal ATATÜRK —
Anlatımlar, yalınsıg cümleleler ilen yapılır ése, oların anlamak çok daha kolay olur. Kib:
[Yalınsıg cümleli biçim: Konuk Yazar 3]
Memleketimiz ve milletimiz, bütün uygarlık dünyasıyla birlikte, ileriye götürülebilirdi. Fakat geçmişin ve düşmanların zincirleri, bundan alıkoymuştur. Bu durum, az zamanda olağanüstü girişimlerde ve çalışmalarda bulunmaya, bugün bizi zorluyor. Ancak, bu zorunluluğun tatmini ve kayıpların karşılanması, bugünkü maliye gücümüzün üstündedir. Bundan dolayı, her uygar devlet gibi, hükümetimizin dış borçlanmalar yapmasına gerek vardır. Fakat şimdiye kadar Babıâli’nin yaptığı şekilde yapamayız. Babıâli, ödünç alınan yabancı paralarını, ödemeye mecbur değilmişiz gibi, amaçsız harcadı ve kullandı. Borçlarımızın yükünü artırarak, malî bağımsızlığımızı tehlikede bıraktı. Biz buna kesin şekilde karşıyız. Biz, verimli borçlanmalara taraftarız. Borçlanmalar, memlekette bayındırlığı, üretimi ve halkın refahını temin etmek için olacaktır; gelir kaynaklarımızı geliştirecek şekilde kullanılacaktır. — Mustafa Kemal ATATÜRK —
• Bin yıldan uzun zamandır, Türk[çe yazan] yazarlar arasıda, mon yanılgı, moda olmuş; kelime yıgınları ile anlatım yapmak ve munun marifet sanmak. Fakat mun, marifet sayılsa bile, kişisel bir marifet ér. Topluma yararlı olan marifet émez. Hatta toplumun cahil bırakan bir marifet ér. Atatürk, toplumun aydınlatmagın körev saymış bir önder édi. Fakat maalesef, bin yıldır sürüp kelen ol yanılgı, Atatürk’ün de (kasıtsız ve zaman zaman) etkilemiş kibi körünyür.
# Atatürk ile sözlü sohbet etmiş biri, bu alıntıdakı satırların yazmış da olabilir. Yani anlam, Atatürk’ten; anlatım, başka biriden de olabilir. Nutuk’takı anlatım tarzı, bu alıntıdakı anlatım tarzıdan daha anlaşılır ér.
• Toplumun cahil bırakmış üç büyük etgen, monlar olmuş ärinç; “Türkçe için uygun olmayan [eski] alfabeler”, “Arabca-Farsça kelime-gramer istilası”, “kelime yıgınları ile anlatım”. Toyca hatalar mı? Uzmanca planlar mı?
• “Arabca-Farsça kelime istilası”dan kısa sürede tamamen kurtulmak, pek mümkün körünmeyir. Yine de yaklaşık 123 yılda, epey yol alılmış kibi körünyür.
• “Arabca-Farsça gramer istilası” da epey azaldı; “nizâm-ı âlem, Bâb-ı Âlî, galat-ı meşhur” kibi.
# âlem nizâmı (dünya düzeni), Âlî Bab (Yüksek Kapı), meşhur galat (yaygın yanlış).
• “Yabancı kökenli kelimeler kullanılmasın” timek, pek gerçekçi olmaz. Fakat yabancı kökenli kelimeler kullanımıyın, asgari seviyeye ketirmek, mümkün ve kerekli ér.
• Arabca’yın-Farsça’yın küçümseyir tügül män. Bende, Arabca-Farsça düşmanlıkı kibi bir tutum da söz konusu bile olamaz. Munlardan başka tıllar için de aynı şeyin tir män. Ne tiyir män? Munun togru anla.
# Mun yazı, yorumlar da içerir.
# Mun yazı, Atatürk’ün küçümsemek veya Atatürk’e hakaret olarak algılayılamaz.
# Mun yazı, neŋ kişiyin-kişilerin küçümsemek veya neŋ kişiye-kişilere hakaret olarak algılayılamaz.
— Konuk Yazar 3 —