w v açık b etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
w v açık b etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

02 Haziran 2024

GRAMER AÇISINDAN SESLER

açık b, Arapça sesleri, doğal sesler, Gök Türk alfabesi, Gök Türk Türkçesi sesleri, özgün Türk alfabesi, sert ünsüzler, sesler, Türk dili, Türkçe sesleri, Türkçe, Türkler tarafından kullanılmış alfabeler, yumuşak ünsüzler

TÜRKÇE212 [05] SESLER

TÜRKÇE’DE SESLER

Başlag
Yumuşak Ünsüzler, Sert Ünsüzler
Istanbul Agızı’da Bazı Sesler
Arabca’da Bazı Sesler
b → w  •  g → w
w, v, açık b
Togal Sesler
Türkçe-21 Biçimi’de Sesler

Başlag

Belgeli tarih zamanlarıdakı “en Türkçe Türkçe” olan Köktürk Türkçesi’ye bakılır ése, Türkçe’de:

  Temel ünlü sesler : “a, e, ı, i, u, ü, o, ö, ä”,
  Temel ünsüz sesler: “b, c, ç, d, g, k, l, m, n, p, r, s, ş, t, y, z, ŋ”

Mun konuda bak: ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: MEHMET AKALIN, TDK Yayınları, s.6
Aynı sayfada, Köktürk Alfabesi konusudakı bazı şüpheler, soru işaretleri ilen belirtilmiş:
• Bazı işaretler “b”, bazı işaretler “w” sesiyin közdermiş édi olabilir mi, tiye,
• Bazı işaretler “z”, bazı işaretler “j” sesiyin közdermiş édi olabilir mi, tiye,
• Bazı işaretler “k”, bazı işaretler “khı” sesiyin közdermiş édi olabilir mi, tiye [“khı” sesi, “alt çizgili h” ilen közderilmiş].
Eski Türkçe “Uygur, Soğut, Mani” yazılarıda, “w, v, f, j, khı, h” sesleriyin közderen işaretler de körülyür.
Mun alfabelerde;
  Bazı işaretler, hem “z”yin hem “j”yin közdermiş.
  Bazı işaretler, hem “g(a)”yın hem “khı”yın közdermiş.
  Bazı işaretler, hem “h”yin hem “g(e)”yin közdermiş.
  Bazı işaretler, hem “k(e)”yin hem “g(e)”yi közdermiş.
  Bazı işaretler, hem “w”yin hem “f”yin közdermiş.
  Bazı işaretler, hem “v”yin hem “o”yun közdermiş, vs.

Mun konuda karıştır; ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: MEHMET AKALIN, TDK Yayınları, s.10 ve devamı.

Harfler de, şekil olarak, Köktürk harfleriye köre, çok karışık-karmaşık ér.
Kendiyiŋ öz alfabeyin begenmeyip yabancı tıllarıŋ alfabeleriŋ aralarda yalpalamak mı olmuş?
Kib “k” ilen yazılmış, Türkçe kökenli neŋ kelimeyin tüşünelim. Mun kelime, “khı خ” ilen yazılır ése, Türkçe kökenli, anlamlı başka sözcük mü ortaya çıkar? Çıkmaz. Yani, Türkçe kökenli köklerde-eklerde, “khı” sesi bulunmaz. Bazı Türk Tılı alfabeleride, “khı” sesi için simge bulunup bulunmamag, mun gerçekin tegiştirmez.

Bazı Türk Tılları’da “é” sesi de körülyür. [Bak; ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ, PROF DR AHMET BURAN, ARŞ. GÖR. ERCAN ALKAYA, AKÇAĞ YAYINLARI, “Tatar Türkçesi Grameri” bölümü]
Yumuşak Ünsüzler, Sert Ünsüzler

Kenel olarak, ünsüz seslerden kimilerin, “yumuşak-sert” olarak gruplamak mümkün:

yumuşak ünsüzler: b c d g z j
sert ünsüzler: p ç t k s ş

700’lü yıllarda, Türkçe kökenli kökleriŋ başlarda, mun seslerden, mon sesler bulunur édi; “b, ç, t, k, s, ş”.

Ayrıca, Türkçe kökenli kök sözcüklerdeki sesler için, monlar da söyleyilebilir;
  • “y” sesi ile başlayan epey kök var édi.
  • “m” sesi ile başlayan az sayıda kök var édi.
  • “nä” [ne] soru kök sözcükü, “n” ile başlar édi.
  • Tüm ünlüler, kökleriŋ başlarda bulunabilir édi; “a, ä/e, ı, i, u, ü, o, ö”.
  • “ŋ” ile başlayan kök, yok édi, kibi körünyür. Ama bazı kökleriŋ içlerde bulunur. Birkaç yapım-çekim ekide de bulunur.
  • “L, r, z” ile başlayan kökler, yok édi, kibi körünyür. [İstisna olarak, belki birkaç kök var olabilir]
  • Kökleriŋ içlerde, neŋ sınırlamag yok édi; tüm mon sesler, kökleriŋ içlerde-sonlarda var olabilir édi;
    “b, c, ç, d, g, k, l, m, n, ŋ, p, r, s, ş, t, y, z” ve “a, ä/e, ı, i, u, ü, o, ö”.
  • “m, n, L, r, z” sesleri, yapım-çekim ekleride, yogun kullanılyır édi.

Mun turumda; “g”, “k”yiŋ yumuşak biçim ér; “b”, “p”yiŋ yumuşak biçim ér, ulatı. Ulayı “c”, “ç”yiŋ yumuşak biçim olarak Türkçe’de “togal olarak var” ér. Yanya “j” de “ş”yiŋ yumuşak biçim olarak Türkçe’de “togal olarak var” ér timek, mümkün körünyür.

“L, m, n, ŋ, r, y” sesleriyiŋ yumuşak (veya sert) biçimler yok, togal olarak.

“n” sesi oluşur kän tiliŋ uç, ön tişleriŋ köklere yakın yere teger. Fakat “ŋ” sesi oluşur kän tiliŋ uç serbest olur. Ulayı “n” ile “ŋ”yiŋ arada, sertlik-yumuşaklık ilgisi körünmeyir.

     “kaŋ”: baba,                “küŋ”: kadın köle, cariye
     “kan”: vücut sıvısı         “kün”: gün

• “m” sesi, “b” sesiden türev ses kibi ér.

• Türk Tılları’da kullanılan biçimde “ğ” sesiye bakalım. Mun ses, oluşum yönüden, Arabca’dakı “خ khı” sesiyiŋ yumuşak biçim ér, kibi körünyür. [Arabca’da “ğ” sesi yok]

• “h”, bazı togal seslerin de belirtmek için kerekli ses ér; “ah, oh, ıh” kibi. [sert veya yumuşak biçimi yok]

• “j” sesi, Türkçe kökenli köklerde, pek kullanılmamış kibi körünyür. Ama kullanmak mümkün ér. Varsayımsıl örnek: Türkçe’de, “xxş” tiye kök tüşünelim. Mun kök, bazı metinlerde “beyaz”, bazı metinlerde “gri” anlamda kullanılmış édi olsun. Şimdi, kib; “xxj” kökü, “beyaz” anlamda kulanılabilir; “xxş” kökü, “gri” anlamda kullanılabilir.

# Brahmi Yazısı’da; “altum (altın)”, “altumji (kuyumcu)” [altum (br), altun = altın; bk. ETG Sözlük bölümü]
Arab alfabesi kullanılan tönemlerde, bazı Türkçe kökenli kelimeler, “غ” (ğayn) ile yazılyır édi. Fakat “ğayn” sesi, tüm Türkçe kökenli kelimelerde kullanılamaz (söyleyilemez). Çünkü “ğayn” sesi, “e, i, ü, ö” sesleri ile kullanılamaz (söyleyilemez). Bu yüzden, Türkçe kökenli kelimelerdeki “ğayn”lar, zorunlu olarak “خ (khı) sesiyiŋ yumuşak biçim”e togru tegişmiş ärinç. • “ق” (gaf) sesi de “e, i, ü, ö” sesleri ile kullanılamaz.
İstanbul Agızı’da Bazı Sesler

Istanbul Agızı’da:

• Kenelde “ä” sesleriyiŋ yerlere “e” sesleri keçmiş.

• Kenelde “ŋ” sesleriyiŋ yerlere “n” sesi keçmiş.
[Mun turum, Istanbul Agızı’da, önemli kusurlara neden olmuş tabi. Kib; “ev-i-(n)i, ev-(i)ŋ-i” netliki yitmiş, “ev-i-(n)i, ev-(i)n-i” belirsizliki kelmiş. Türkçe-21 Biçimi’de; “äniŋ ev-in, sen-iŋ ev-in” ér.]

• Bazı köklerde “b-v” tönüşümleri körülür:

     “bar—” : “var—”,
     “bar”     : “var”,
     “bir—”  : “ver—”, kibi.

• “v”, kimi köklerde de sonradan ilişmiş: “ur—” → “vur—” kibi.

• Bazı “k → h” tönüşümleri körülür: “kanı → hani” kibi “sesli uyumu”yun da yitirerek. [Türkçe-21’de “häni”]

• Bazı “g → ğ” ve “t → d” tönüşümleri var: “tag → dağ”, “tog— → doğ—” kibi.

• Kenelde “ğ”; “tönüşmüş k” ya da “tönüşmüş g” olarak da yer alyır:
     “yazı başlık-ı → yazı başlığ-ı”,
     “ög— → öğ— → öv—” [“g → ğ → v” olmuş] teg.
Arabca’da Bazı Sesler

• Arabca’da zorunlu seslerden ér monlar: “ث peltek se, ح boğumlu ha, خ khı, ذ peltek zel, ض dzat, ع ayn (til köküden çıkarılır), غ ğayn (til köküden çıkarılır), ق gaf (til köküden çıkarılır)”. Mun sesler, Türkçe’de, Türkçe kökenli köklerde-eklerde, gerçek işlevler üstlenmeyir lär.

• Türk Tılı’dakı “ğ” sesi, Arabca’dakı “ğayn” sesiden farklı ér; “ğayn”, tiliŋ kökte oluşur. Ama “ğ”, sert tamak sesleriden ér. [Gerçekte “ğ” sesi, “yumuşak g” tügül, “yumuşak khı” ér.]

• Türk Tılı’dakı “g, k” sesleri de, Arabca’dakı “ق gaf” sesiden farklı ér. [Arabca’dakı “gaf” sesi; “til köküden çıkan g(a)” sesi ér, olarak tanımlayılabilir. Türkçe’de “gaf” sesi yok.]

# Arabca konuşulur kän “ق gaf” sesi, “til köküden çıkarılan k(a) kibi” çıkarılır ése, monca olaylar körülebilir; konuşan kişi, bogazıdakı bazı yapışgan parçacıkların, karşıdakı kişiyiŋ yüze, bolca yapıştırabilir.

• Bazı lehçelerde “khı” sesi, “x” işareti ilen közderilerek kullanılyır; tamak-gırtlak arasıda yalpalayan, biraz da belirsiz ses olarak. Uygun olabilir nen asılda “khı” sesli olan yabancı kökenli bazı sözcüklerde, mun sesin kullanmak. Fakat Türkçe kökenli sözcüklerin, mun ses ilen kullanmak, togru émez.

Bazı yerel agızlarda “khı”ya, konuşmaglarda rastlayılyır; kenelde “bozulmuş k” olarak;
“çıkalım → çıkhalım” kibi.

# İngilizler, “khı” sesiyin, “kh” harf çifti ilen közderyir. “ŋ” sesiyin de “ng” harf çifti ilen közderyir lär.
  Yanya
“ch → ç”, “sh → ş” kibi.
# Arabca’dakı ve Türkçe’deki seslere, bütün olarak bakılır ése, mon körülür; Arabca’yıŋ ses yapısı ile Türkçe’yiŋ ses yapısı, farklı ér. Arab alfabesi ilen Türkçe yazılmaga çalışılan yerlerde, kaçınılmaz ér nen Türkçe de bozuk konuşulur, Arabca da bozuk konuşulur.

# Bazı yerel agızlardakı konuşmaglarda, “k” sesleri, yanlış-bozuk çıkarılyır; “g, gaf, khı, ğhı” sesleriyiŋ aralarda yalpalayır. “ğhı” olarak belirtmege çalıştı méz ses, tiliŋ kökte çıkarılan hışırtılı tuhaf bi ses ér; Türkçe’de munca ses de yok.
b → w  •  g → w

ag– [binmek, çıkmak]
agız [ağız]
agrı– [ağrımak]

avluç, avl’uç [şahıs ismi]
aw, ab [av]
awıçka, awıçga, awınçka [ihtiyar]
awır–, bk. äwir–
awış, avış < Toh. aviş < Skr. avici [en aşağı cehennemin adı]
awla– [avlamak]

äb, äw, ëw (br.) [ev, çadır]
äw–, iw– [yürümek]
äwdi–, äwti– [toplamak]
äwin, iwin [yemiş, tane, sayı]
äwir–, awır– [evirmek, çevirmek, tercüme etmek]
äwit– [itişmek]
äwür– [çevirmek, işlemek]

bar, par (br.) [var, varlık]
bar– [varmak, gitmek], ärür barur [hür, müstakil]
bir–, per– (br.) [vermek, iade etmek]

kowla–, kogla– [kovalamak]

ög– [öğmek]
öwkä, öbkä, öpkä (br.) [öfke, akciğer, hiddet]
öwkälä–, öbkälä–, öwkilä– [hiddetlenmek, öfkelenmek]

saw, sab [söz, haber, şey, şeref]
säbin–, bk. säwin–
säw–, säf– [sevmek]
säwin–, säbin– [sevinmek]

tögi, töhö (br.) [kabuğu çıkarılmış darı]

ur– (br.) [vurmak, atmak, kurmak, (kanun) çıkarmak, isabet ettirmek]

ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: MEHMET AKALIN, TDK Yayınları, Sözlük bölümü.
Yukarıdakı alıntıdan mon körülyür; zaman içide, bazı tegişmegler-bozulmaglar olmuş;

   “g → ğ”; “agrı → ağrı” kibi,
   “b → w → v”; “äb → äw → ev” kibi,
   “g → ğ → v”; “ög– → öğ– → öv–” kibi.

   “b → w → f → v”; “säb– → säw– → säf– → sev–” kibi.

   “g → w → v”; “kog-la- → kow-la- → kov-ala-” kibi.

Ulayı monlar söyleyilebilir; Türkçe kökenli köklerde körülen;

   çoku “ğ”ler, gerçekte “g” ér,
   çoku “w”ler, gerçekte “b” ér; bazı “w”ler de gerçekte “g” ér,
   çoku “v”ler, gerçekte “b” ér; bazı “v”ler de gerçekte “g” ér.

   Türkçe kökenli köklerdeki bazı “f”ler de, gerçekte “b → w → f” ér.
• Olarıŋ “b”li asıl biçimler tesbit etilebilmiş ése; Türkçe kökenli “w/v”li sözcüklerin, “b” ilen yazmak-söylemek, yanlış olmaz. “sab → saw → sav” kibi.

• Olarıŋ asıllar tesbit etilememiş Türkçe kökenli “w/v”li sözcüklerin, “w/v”li olarak bırakmak, uygun olabilir; “ew—, iw—, ewir—” veya “ev—, iv—, evir—” kibi. Mondun ér:

· Az da olsa, bazı “w/v”ler, gerçekte “g” ér;  “kog-la- → kow-la- → kov-ala-” kibi. Yanya “ög— → öv—” kibi.

· “w/v”; Türkçe kökenli bazı sözcüklere, fazlalık olarak ketirilmiş. Kib, önce “ur—” olan fiil, sonra “vur—” yapılmış.

Yani, olarıŋ asıllar tesbit etilememiş Türkçe kökenli “w/v”li sözcükler, gerçekte; “b”li mi ér, “g”li mi ér, “w/v”li mi ér, “w/v”siz mi ér? Mun belirsiz ér.

Yanya kib; “kabak (sebze türü)”, “kavak (agaç türü)”. “kavak” yeriye “kabak” yazılamaz-söyleyilemez.
• Türkçe kökenli bazı sözcüklerde “b → w” tönüştürümleri, eski “Uygur, Soğut, Mani” yazılarıda körülyür.
• Türkçe kökenli köklerde-eklerde, pek az olarak, belki, “f, ğ” sesleriye kerek olabilir. Kerek olur ése de, kural tışı (istisna) turumlar olur.
w, v, açık b

20. ف  f - Üst dişlerin alt dudağa hafifçe değdirilmesiyle çıkan F sesidir. (...)

26. و  w – Dudaklar yuvarlaklaştırılıp kalın bir W sesi (V değil) çıkarılır, bu, Arapçadaki و harfinin gösterdiği sestir.

KARŞILAŞTIRMA: Türkçedeki V sesini çıkarmak için, üst dişler, alt dudaklara dokundurulur, soluk verilir. İnce bir V sesi çıkar. Arapçadaki و  sesinin ise, dişlerle ASLA ilgisi yoktur. Demek ki و sesini DOĞRU olarak çıkarmak için, yalnız dudaklar kullanılmalı, dişler asla işe karıştırılmamalıdır.

ARAPÇA DİLBİLGİSİ, Prof Dr Mehmet MAKSUDOĞLU, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları, sayfa 22-23.
Konuyun daha iyi ortaya koyabilmek için; yukarıdakı alıntıda tarif etilmiş “W”ye “normal w” tiyelim; yukarıdakı alıntıda tarif etilmiş “V”ye de “normal v” tiyelim.

Yukarıdakı alıntıya bakarak, mon yorumlar yapılabilir kibi körünyür:
  • “normal v” sesi söyleyilir kän üst tişler, alt dudaka teger. “f” sesi söyleyilir kän ymä üst tişler, alt dudaka teger. Ulayı, “normal v”, “f”yiŋ yumuşak biçim ér ärinç.
  • “normal w” sesi söyleyilir kän üst tişler, alt dudaka tegmez. “normal v” ile “normal w”yiŋ arada, sertlik-yumuşaklık ilgisi de yok; munlar, tümden farklı sesler ér. [Arabca’da “normal v” sesi yok]

“b” sesi söyleyilir kän alt dudak, üst dudaka teger. “b” sesi, “p” sesiyiŋ yumuşak biçim ér.

“normal v”yin söylemek de “normal w”yin söylemek de; Türkçe’deki “b”yin söylemekten daha kolay tügül. En azdan, dikkate teger kolaylık farkı yok.

700’lü yıllardan sonra, Türkçe kökenli bazı sözcüklerde, “b → w” tönüşümleri körülyür. Kib “ab → aw” kibi. [Sonrakı zamanlarda da “b → w → v”; “ab → aw → av” kibi]

“Anlam” açısıdan bakılır ése, mun tönüşümler, tamamen kereksiz édi lär. Türk Tılları’dakı 800’lü yıllardakı “w”li tüm sözcükler, “b”li yapılsa, önemli anlam karışıklıkları olmayır.

Öyle ése, 800’lü yıllardakı bazı sözcüklerde, “b → w” tönüşümleri, neden oldu édi acaba?

“Anlam ayırımı” söz konusu tügül ér; mun açıkça belli ér. O halde, “söyleyiş kolaylıkı” konusuya daha dikkatli bakalım.

“normal w” veya “normal v” timek, Türkçe’deki “b”yin söylemekten daha kolay tügül ése; mon çıkarım yapılabilir; “başka tılda, normal w sesiyin közderen işaret”, Türk Tılları’da, “normal w” sesi de “normal v” sesi de tügül édi ärinç. Ol ses, Türk Tılları’da, “b türevi” ses édi ärinç.

“b”den daha kolay söyleyilen “b” türevi ses, nasıl olabilir? Kib monca olabilir; dudaklar biri biriye yaklaşır fakat tegmez biçimde çıkarılan “b” sesi [“açık b” tiyelim].
• Gerçekte “normal v” sesi, “f” sesiyiŋ yumuşak biçim ér. “normal w”yiŋ yumuşak veya sert biçim yok. Fakat “w/v” işaretleri, Türk Tılları konuşulur kän şimdi de, “açık b” olarak söyleyilebilir ärinç.

• Türkçe’deki “açık b” sesi; “normal v” sesiden de “f” sesiden de farklı olur. “Açık b”, “normal v” sesiyiŋ yumuşak biçim olmaz. “Açık b”, “f” sesiyiŋ yumuşak biçim de olmaz.

• Türkçe’deki “açık b” sesiyin, kib “β” işareti ilen közdermek de mümkün; fakat kerek yok. Mun konuda, çok titiz tavranılır ése, kereksiz karmaşa olur, kibi körünyür. Kib Arabca asılda “و waw”lı sözcüklerin, “w” ilen yazmak kibi şeyler de tüşünülebilir. Yanya munlar, “normal w” yani “و waw” olarak söyleyilir de ése; kereksiz karmaşa, daha da artar, kibi körünyür.

• Türkçe kökenli kelimelerdeki “w/v” işaretleri, “açık b” sesiyin közderir ärinç. Türk Tılı yazılır-söyleyilir kän, yabancı kökenli kelimelerdeki “w/v” harfleri de “açık b” sesi olarak söyleyilebilir. [Türkçe-21]

• Yabancı tıllar konuşulur kän; “w/v” simgeleri ilen közderilen sesler, normal olarak söyleyilmeli. Veya ol tılda nasıl söyleyilyir lär ése, öyle söyleyilmeli lär. Kib, Arabca konuşulur kän “و waw” sesi, “v” veya “açık b” olarak söyleyilir ése; “büyük hata” olarak körülür ärinç.

# Türkçe’de kib “r”, nasıl söyleyilyir? Yanya “r”, mon tıllarda, nasıl söyleyilyir; Fransızca, Rusça, İngilizce?

# Türk Tılları’da, “w” sesiyin-harfiyin, yabancı kökenli bazı sözcüklerde kullanmak mümkün ér.
Kib, İngilizce kökenli “war (savaş)” kelimesi, herhängi bir Türk Tılı’da kullanılyır ése;
Türkçe kökenli “bar → var (“yok” karşıtı)” kelimesiden ayırmak için.
Fakat böyle bi kerek olmayan turumlarda kullanmak (Türk Tılı ilen yazar-konuşur kän), kereksiz olur.

Togal Sesler

Ses taklitleri veya togal sesler, kural tışı ér. Munlarda her ses kullanılabilir; “miyav! mav! hav! pat! pıt! çıt! vız! cız! cır! dır dır, zır zır, of! uv! uf!” kibi.

Munlara ekler ketirilerek türetimler de yapılabilir; “miyav-la—, mav-la—, hav-la—, pat-la—, pat-ırtı, vız-ıltı, vız-ılda—, vız-la—, cır cır öt—, dır dır et—, dır-la-n—, zır-ıltı, zır-la—, of-la—, uv-la—, uf-la—” kibi.

# Kib “kedi kibi miyavlamak”, başka şey ér; “kedi sesi”yin yazmak-söylemek, başka şey ér.

# İstanbul Agızı’da “ulu[mak”; Türkçe-21’de “uv! → uv+la—” [kurt-köpek “uuu! uuuvvv!” tiye bagırmak]. “u-lu[mak”; yanlış türetilmiş sözcük ér. “hav! → hav-la—” benzeri “uv! → uv-la—” olmalı.
Türkçe-21 Biçimi’de Sesler

Türkçe-21 Biçimi’ye köre, “Türkçe kökenli kök sözcükler” için, monlar kenel kural ér:

Mon ünsüz ses ile az başlar lär : n







Kenelde mon ünsüz sesler ile başlar lär : b ç t k ş s m y
Kenelde mon ünsüz sesler ile başlamaz lär : p c d g j z l r ŋ
Mon ünlü sesler ile az başlar lär : ä é






Kenelde mon ünlü sesler ile başlar lär : a e ı i u ü o ö

Mun tablodakı tüm sesler, kökleriŋ içlerde ve kökleriŋ sonlarda kullanılabilir.
Mun tablodakı tüm sesler, yapım ekleride ve çekim ekleride kullanılabilir.

# Türkçe kökenli sözcükler için, az sayıda kural tışı turumlar (istisnalar) olabilir:

• “loş, zar” kibi. [“lôş” tügül]

• Az sayıda “h”li sözcükler, var olabilir;
“kanı → hani → häni”, “kanyu → hangi → hängi”, “kop → hep”,
“ha, he (evet), hele, hınç, hız, hop”, “haş-la— (“haş”, ses takliti mi?)”, “eh” kibi.

• Asılda “b”li veya “g”li olan “w/v”li Türkçe kökenli sözcükler, “v”li kullanılmış olabilir [munlarıŋ asıl biçimlerin kullanmak, daha togru ér]. “sab → saw → sav”, “kog-ala— → kov-ala—” kibi.

• Türkçe kökenli sözcüklerde “f, ğ” sesleri, kural tışı (istisna) olarak, az sayıda var olabilir.
“öbke → öwke → öfke”, “adam-cağız” kibi. [kib “öbke → övke” olarak yazılmış-söyleyilmiş de olabilir]

• Türkçe-21’de, kenelde, “ä” sesiyiŋ yere “e” sesi kullanılır; “a” sesi ile “e” sesiyiŋ aradakı fark, daha belirgin ér tiyin [“ärkäk → erkek” kibi].

• Türkçe-21’de “ä” kenelde, sadece kerekli-uygun yerlerde kullanılır [“män, sän, än, lär” kibi].
   Bazen de aynı kök, hem “e”li hem “ä”li olarak kullanılır [“är—, er—” → “är-(i)nç, er-(i)nç” kibi].

• Türkçe-21’de “é”, kenelde, sadece kerekli-uygun yerlerde kullanılır [“méz, séz”, “é—” kibi].

• Kerekli olur veya kerekli körülür ése, “Türk Tılları”da, başka sesler de kullanılabilir, kib “khı”. Ama kib “khı”; sadece, asılda “khı”lı yabancı kökenli sözcüklerin yazmakta-söylemekte kullanılabilir. Ve mun turum, “khı” sesiyin, “Türkçe” için kerekli ses yapmaz. [Neŋ Türk Tılı’da kullanılmak başka şey ér, Türkçe için kerekli olmak başka şey ér.]
• “Türkçe’deki sesler”in ne belirler?
“Türkçe kökenli sözcüklerin yazmak-söylemek için kerekli-yeterli sesler” belirler.

• “Türk Tılı” ne ér?
Äniŋ temel, “Türkçe” olan; “Türkçe”siz var olamayan; ändä “Türkçe”den bazı farklar olan tıl(lar) ér. Türkiye Türkçesi, Azerbaycan Türkçesi, Özbekistan Türkçesi, Türkmenistan Türkçesi, Kazakistan Türkçesi, Kırgızistan Türkçesi, ulatı teg.

Türkçe-21 Sitesi