fiil çekim ekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
fiil çekim ekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

01 Haziran 2024

FİİL ÇEKİM EKLERİ; EMİR, İSTEK

emir eki-gil, emir ekleri, fiil çekim eki-gil, fiil çekim ekleri, isimden isim yapan-gil, istek eki-fiil çekim eki, istek eki-fiil yapım eki, nazal n

TÜRKÇE211 [12] FİİL ÇEKİM EKLERİ - EMİR - İSTEK

FİİL ÇEKİM EKLERİ; EMİR, İSTEK

EMİR EKLERİ
İSTEK EKİ
-gsa -gse (yapım eki)

EMİR EKLERİ

İstanbul Agızı’ya köre tüzenleyilmiş mon tabloya bakalım:

Olumlu Olumsuz Olumlu Soru Olumsuz Soru
Yap-ayım Yap-ma-(y)ayım Yap-ayım mı Yap-ma-(y)ayım mı
Yap-alım Yap-ma-(y)alım Yap-alım mı Yap-ma-(y)alım mı
Yap Yap-ma Yap mı Yap-ma mı
Yap-ın Yap-ma-(y)ın Yap-ın mı Yap-ma-(y)ın mı
Yap-sın Yap-ma-sın Yap-sın mı Yap-ma-sın mı
Yap-sınlar Yap-ma-sınlar Yap-sınlar mı Yap-ma-sınlar mı

Mun turumda, emir ekleri, İstanbul Agızı’ya köre monca ér:

[ben] -ayım, -eyim ; -(y)ayım, -(y)eyim
[biz] -alım, -elim ; -(y)alım, -(y)elim
[sen] --
[siz] -ın, -in, -un, -ün ; -(y)ın, -(y)in, -(y)un, -(y)ün
[o] -sın, -sin, -sun, -sün
[olar] -sınlar, -sinler, -sunlar, -sünler

700’lü yıllarda, mun ekler, monca édi:
Dilek Kipleri: Emir vs.
KİŞİ Ekiŋ 700’lü Yıllardakı Şekil Kib ve İstanbul Agızı’ya Köre Anlam
[ben] -ayın, -äyin, -ayn, äyn; -yın, -yin
-ayan, -äyän ; -yan, -yän
bol-ayın (olayım),
aya-yın (hürmet edeyim),
tilä-yn (dileyeyim),
olur-ayn (oturayım),
bol-ayan (olayım),
bart-ayın män (kırayım ben).
[biz] -alım, älim ; -lım, -lim
-alam, -äläm
köni ıd-ma-lım (hakikaten göndermeyelim).
[sen] (sadece fiil tabanı yahut;)
-gıl, -gil
kıl (kıl!)
aya-gıl (hizmet et!)
äŋ-gil!  →  äŋil! (eğil!).
[siz] -(ı)ŋ, -(i)ŋ, -(u)ŋ, -(ü)ŋ
-ıŋlar
katıglan-ıŋlar (gayret ediniz),
yançal-aŋlar (eziliniz).
[o] -zun, -zün; -çun, -çün alkın-zun (azalsın),
bädizäd-zün (çizsin, resmetsin),
bol-ma-zun (olmasın),
bol-çun (olsun).
[olar] -zunlar, -zünlär
Bu konuda bak; ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: MEHMET AKALIN, TDK YAYINLARI, Paragraf 215.

-aym, -eym ; -(y)aym, -(y)eym

İstanbul Agızı’da; “-ayım, -eyim ; -(y)ayım, -(y)eyim” eki, kenelde konuşmagda bozulur, tabanın da bozar:

“yap-ıyım, yap-aym, yap-am, yap-ıym, yap-iyim”, “bekle-yim, bekli-yim, bekle-yem, bekle-(y)eym”,
“yap-mı-(y)ayım, yap-mı-yım, yap-ma-(y)aym”, “yap-ma-yım, yap-ma-ym, yap-mı-ym, yap-mi-yyim, yap-ma-yam” kibi.

Mun ek, konuşulmaga uygun émez, ulayı yerleşememiş ér; açıkça körülyür mun. Ulayı mun ekte küçük bi tegişiklik yaparak, tek hece (kibi) biçime ketirmek uygun olur; “-aym, -eym ; -(y)aym, -(y)eym”.

# Keçmişte ve şimdide, ünsüz ile biten tabanlardan sonra, kenelde mun ek, ünlü ile başlar: “yap-ayın, yap-ayn, yap-ayım, yap-aym” kibi. Mundun “-aym, -eym ; -(y)aym, -(y)eym” şekli, daha “kullanılabilir” körünyür; muncalayı “-alım, -(y)alım”a şekilce munuŋ benzerlik, koruyulmuş olyur ymä.

kaz-aym kazı-(y)aym kaz-ma-(y)aym kazı-ma-(y)aym
yık-aym yıka-(y)aym yık-ma-(y)aym yıka-ma-(y)aym
kan-aym kana-(y)aym kan-ma-(y)aym kana-ma-(y)aym
sus-aym susa-(y)aym sus-ma-(y)aym susa-ma-(y)aym

# “mun-dun”: bu yüzden, bu sebebden
# “mun+ca+la—yı”: böyle yaparak, böylece
# Kib; biri “Hava küzel; arkadaşımın içeride beklemeym, bahçede bekleym.” timiş olsun. Munlardakı “bekle-me-ym, bekle-ym” kelimeleri, İstanbul Agızı’ya köre, mon anlamlarda ér; “bekle-me-(y)eyim, bekle-(y)eyim”; mun, açıkça belli ér. Ulayı “-aym, -eym ; -(y)aym, -(y)eym” şekli, yeterli ér.

Ek “-ym ; -(a)ym, -(e)ym” olarak kullanılsa, kib;
“yıka—, yık—”; “yıka-ym, yık-(a)ym”; fiil çekimleri aynı oldu.

Ek “-ym ; -(ı)ym, -(i)ym, -(u)ym, -(ü)ym” olarak kullanılsa, kib;
“kaz—, kazı—”; “kaz-ıym, kazı-ym”; mun fiil çekimleri de aynı oldu.

Ek “-aym, -eym ; -(y)aym, -(y)eym” olarak kullanılınca, kib;
“yıka—, yık—”; “yıka-(y)aym, yık-aym”,
“kaz—, kazı—”; “kaz-aym, kazı-(y)aym”; mun turumlarda benzeşmegler olmadı.

# “Kişi, kendi kendiye emir verir mi?” kibi bi soru, öge (akıla, akla) kelebilir. “Kişi, kendi kendiye emir verdi” timek, mon timek ér; “neŋ işin, kendi kendiye kerekli kıldı”. Kib “Hava küzel; arkadaşımın içeride beklemeyeym, bahçede bekleyeym” tiyen kişiyin tüşünelim. Mun kişi, monca timiş olyur; “mun eylemlerin, ben için kerekli/uygun buldu män”. Ulayı mun eke “birinci tekil kişi emir eki” timek, yanlış émez.
-ıŋ, -iŋ, -uŋ, -üŋ; -(y)ıŋ, -(y)iŋ, -(y)uŋ, -(y)üŋ

Kib “al—”, “bak—”, “kaç—”, “sakla—” fiilleriye bakalım.
Munlarıŋ tönüşlü biçimler monca ér; “alın—”, “bakın—”, “kaçın—”, “saklan—”.

• İstanbul Agızı’ya köre:

Tönüşlülük eki : “-n ; -(ı)n, -(i)n, -(u)n, -(ü)n” [fiilden fiil yapan yapım eki]
İkinci çokluk kişiye emir eki : “-ın, -in, -un, -ün ; -(y)ın, -(y)in, -(y)un, -(y)ün” [fiil çekim eki]

(fiil) (ben) (biz) (sen) (siz) (o) (olar)
al— al-aym al-alım al al-ın al-sın al-sınlar
alın— alın-aym alın-alım alın alın-ın alın-sın alın-sınlar







bak— bak-aym bak-alım bak bak-ın bak-sın bak-sınlar
bakın— bakın-aym bakın-alım bakın bakın-ın bakın-sın bakın-sınlar







kaç— kaç-aym kaç-alım kaç kaç-ın kaç-sın kaç-sınlar
kaçın— kaçın-aym kaçın-alım kaçın kaçın-ın kaçın-sın kaçın-sınlar







sakla— sakla-(y)aym sakla-(y)alım sakla sakla-(y)ın sakla-sın sakla-sınlar
saklan— saklan-aym saklan-alım saklan saklan-ın saklan-sın saklan-sınlar

Yukarıdakı tabloda, bazı sesteşlikler körülyür.
Kib, İstanbul Agızı’ya köre, “Pencereden çevreye bakın!” ne anlamda ér?
“Pencereden çevreye (sen) bakın!”  mı, “Pencereden çevreye (siz) bakın!” mı?
• Türkçe-21 Biçimi’ye köre:

Tönüşlülük eki : “-n ; -(ı)n, -(i)n, -(u)n, -(ü)n” [fiilden fiil yapan yapım eki]
İkinci çokluk kişiye emir eki : “-ıŋ, -iŋ, -uŋ, -üŋ; -(y)ıŋ, -(y)iŋ, -(y)uŋ, -(y)üŋ” [fiil çekim eki]

(fiil) (ben) (biz) (sen) (siz) (o) (olar)
al— al-aym al-alım al al-ıŋ al-sın al-sınlar
alın— alın-aym alın-alım alın alın-ıŋ alın-sın alın-sınlar







bak— bak-aym bak-alım bak bak-ıŋ bak-sın bak-sınlar
bakın— bakın-aym bakın-alım bakın bakın-ıŋ bakın-sın bakın-sınlar







kaç— kaç-aym kaç-alım kaç kaç-ıŋ kaç-sın kaç-sınlar
kaçın— kaçın-aym kaçın-alım kaçın kaçın-ıŋ kaçın-sın kaçın-sınlar







sakla— sakla-(y)aym sakla-(y)alım sakla sakla-(y)ıŋ sakla-sın sakla-sınlar
saklan— saklan-aym saklan-alım saklan saklan-ıŋ saklan-sın saklan-sınlar

Yukarıdakı tabloda, benzerlikler körülmeyir.
Kib “Pencereden çevreye bakın!”, “Pencereden çevreye bakıŋ!”, “Pencereden çevreye bakınıŋ!”.
Türkçe-21 Biçimi’de;
• “ilgi turumu” eki “-ıŋ, -iŋ, -uŋ, -üŋ; -(y)ıŋ, -(y)iŋ, -(y)uŋ, -(y)üŋ” ér,
• “ikinci çokluk kişiye emir” eki de “-ıŋ, -iŋ, -uŋ, -üŋ; -(y)ıŋ, -(y)iŋ, -(y)uŋ, -(y)üŋ” ér.

“İlgi turumu” eki ile “ikinci çokluk kişiye emir” eki arasıda, sesteşlik var. Fakat munlar, zararsız sesteşliklerden ér. Çünkü munlarıŋ kategoriler, farklı ér; ilgi turumu eki, isimlere kelir; emir ekleri, fiillere kelir lär.
Ulayı, emir ekleri, Türkçe-21 Biçimi’ye köre monca ér:

[ben] -aym, -eym ; -(y)aym, -(y)eym
[biz] -alım, -elim ; -(y)alım, -(y)elim
[sen]
[siz] -ıŋ, -iŋ, -uŋ, -üŋ; -(y)ıŋ, -(y)iŋ, -(y)uŋ, -(y)üŋ
[o] -sın, -sin, -sun, -sün
[olar] -sınlar, -sinler, -sunlar, -sünler

# Sadece kerekli turumlarda, “-gıl, -gil, -gul, -gül” eki, “2tk (sen) emir eki” olarak kullanılır. Kib;
“taş! = taşgıl! · kir! (gir!) = kirgil! · kıl! = kılgıl!” kibi. Yani neŋ anlatımda, kib “taş! · kir! · kıl!” olarak kullanmak, anlam belirsizlikiye neden olur ése; “taşgıl! · kirgil! · kılgıl!” olarak kullanmak kibi.

Munlara köre, biziŋ tabloyun tekrar oluşturalım;

Olumlu Olumsuz Olumlu Soru Olumsuz Soru
yap-aym yap-ma-(y)aym yap-aym mı yap-ma-(y)aym mı
yap-alım yap-ma-(y)alım yap-alım mı yap-ma-(y)alım mı
yap yap-ma yap mı yap-ma mı
yap-ıŋ yap-ma-(y)ıŋ yap-ıŋ mı yap-ma-(y)ıŋ mı
yap-sın yap-ma-sın yap-sın mı yap-ma-sın mı
yap-sınlar yap-ma-sınlar yap-sınlar mı yap-ma-sınlar mı

“ol[mak” ve “é[mek” fiilleriyiŋ emir çekimleri:

ol-aym ol-ma-(y)aym ol-aym mı ol-ma-(y)aym mı
ol-alım ol-ma-(y)alım ol-alım mı ol-ma-(y)alım mı
ol ol-ma ol mu ol-ma mı
ol-uŋ ol-ma-(y)ıŋ ol-uŋ mu ol-ma-(y)ıŋ mı
ol-sun ol-ma-sın ol-sun mu ol-ma-sın mı
ol-sunlar ol-ma-sınlar ol-sunlar mı ol-ma-sınlar mı




é-(y)eym é-me-(y)eym é-(y)eym mi é-me-(y)eym mi
é-(y)elim é-me-(y)elim é-(y)elim mi é-me-(y)elim mi
é
é-me é mi é-me mi
é-(y)iŋ é-me-(y)iŋ é-(y)iŋ mi é-me-(y)iŋ mi
é-sin é-me-sin é-sin mi é-me-sin mi
é-sinler é-me-sinler é-sinler mi é-me-sinler mi

Emir Çekimleride Zamir Kullanmak

• Kib, “yap—” fiiliyin ele alalım:

(ben) (biz) (sen) (siz) (o) (olar)
yapaym yapalım yap yapıŋ yapsın yapsınlar

“Eylemin yapan kişi”yin vurgulamak için, “şahıs zamirleri”, başta kullanılyır:

(ben) (biz) (sen) (siz) (o) (olar)
ben yapaym biz yapalım sen yap siz yapıŋ o yapsın olar yapsınlar

Kib “ben yapaym” = “başka biri tügül de ben yapaym” anlamda ér. “Eylemin yapan kişiyin vurgulamak” söz konusu tügül ése, kenelde “yapaym” timek yeterli olur.
• Mun turumda, “fiil çekimiyiŋ anlam belirginliki”yin artırmak için, “şahıs zamirleri” kullanılcak ése, sonda kullanılmalı lär:

(ben) (biz) (sen) (siz) (o) (olar)
yapaym ben yapalım biz yap sen yapıŋ siz yapsın o yapsınlar olar

Fakat bu şekilde kullanmak, sadece “ikinci tekil kişi (sen)” için, bazen kerekli olabilir; “yap sen” kibi. Bu şekilde kullanmak, öteki kişiler için, kenelde kereksiz olur.
Kib “taş—” fiiliye ve “taş” isimiye bakalım:

taş! = taşgıl!
:
taşmış ol! taş sen! taşgıl sen!
taş sen! = taşgıl sen!
:
taşmış ol! taşgıl! taş!
sen taş! = sen taşgıl!
:
başka biri taşmasın fakat sen taş!
taş sän = taş ér sän
:
sen taş ér, [İstanbul Agızı; “sen (bir) taşsın”]

# 2tk emir eki “-gıl, -gil”; “kıl— : kılmak, yapmak, icra etmek” fiiliden esinlenerek üretilmiş bi ek ér, kibi bir izlenim var. (Türkçe-21’de “-gıl, -gil, -gul, -gül” ér. Dikkat! “kıl—” fiili ile anlamdaş émez.)

# Ayrıca, İstanbul Agızı’da, isimlere kelen “+gil”, “+giller” ekleri var; “Metin’gil, Orçun’gil, teyzemgil, halamgil”, “kedigiller, sülüngiller” kibi. (“Büyük sesli uyumu”ya da “küçük sesli uyumu”ya da uymamış.)

İSTEK EKİ

-a, -e ; -(y)a, -(y)e

[istek, taleb · tilek, temenni · öneri, tavsiye]

Kib: “ol[mak” ve “é[mek” fiilleriyiŋ istek çekimleri:

ol-a män ol-ma-(y)a män ol-a mı män ol-ma-(y)a mı män
ol-a sän ol-ma-(y)a sän ol-a mı sän ol-ma-(y)a mı sän
ol-a än ol-ma-(y)a än ol-a mı än ol-ma-(y)a mı än
ol-a méz ol-ma-(y)a méz ol-a mı méz ol-ma-(y)a mı méz
ol-a séz ol-ma-(y)a séz ol-a mı séz ol-ma-(y)a mı séz
ol-a lär ol-ma-(y)a lär ol-a mı lär ol-ma-(y)a mı lär




é-(y)e män é-me-(y)e män é-(y)e mi män é-me-(y)e mi män
é-(y)e sän é-me-(y)e sän é-(y)e mi sän é-me-(y)e mi sän
é-(y)e än é-me-(y)e än é-(y)e mi än é-me-(y)e mi än
é-(y)e méz é-me-(y)e méz é-(y)e mi méz é-me-(y)e mi méz
é-(y)e séz é-me-(y)e séz é-(y)e mi séz é-me-(y)e mi séz
é-(y)e lär é-me-(y)e lär é-(y)e mi lär é-me-(y)e mi lär

# Sonda “än”, istisnalar hariç, kenelleyi közderilmeyebilir; “közder-e än” timek yeriye “közder-e” kibi.

“Seniŋ kalemin bene ver-e sän.” [istek, taleb]
“Seniŋ baht, açık ol-a; iyiliklere er-e sän.” [tilek, temenni]
“Bu kitabın oku-(y)a séz.” [öneri, tavsiye]

# Tilek-temenni için, emir kipi de kullanılyır; “Seniŋ baht, açık ol-sun! iyiliklere er!” kibi.
# Samimi dostlar arasıda veya aile içide, istek kipi yeriye, (aynı anlamda) emir kipi de kullanılabilyir; “Kapıyın kapat!”, “Televizyonun aç!”, “Otur! Yemek yiyelim!”, “Bi türkü patlat da tinleyelim!” kibi.

-gsa -gse (yapım eki)
[-gsa -gse ; -(ı)gsa -(i)gse -(u)gsa -(ü)gse]

Mun ek, çekim eki tügül ér. 700’lü yıllarda, “fiilden fiil yapan yapım ekleri”den biri édi än. İstek belirtir. Şimdi de kullanılabilir; neŋ sakınca yok ér.

-gsa, -gsä ; -(ı)gsa, -(i)gsä, -(u)gsa, -(ü)gsä : “bir şeyi yapmayı istemek” (< -()g+sa-)
barıgsa- “gitmeyi arzu etmek” (bar- “gitmek, varmak”).
öpügsä- “öpmeyi arzu etmek” (öp- “öpmek”).
körügsä- “görmeyi arzu etmek” (kör- “görmek”).
Bu konuda bak; ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: Mehmet Akalın, TDK Yayınları, Paragraf 154.
Muna köre “yap[mak” fiiliyiŋ çekimlerin yapalım;

Türkçe-21 Biçimi’ye köre (tablodakı simge “&”, sona kelen şahıs zamirleriyin közderir):

Olumlu [olumlu anlam] Olumsuz Olumlu Soru Olumsuz Soru
yap-(ı)gsa-cak & yapmak iste-cek & yap-(ı)gsa-ma-cak & yap-(ı)gsa-cak mı & yap-(ı)gsa-ma-cak mı &
yap-(ı)gsa-yır & yapmak iste-yir & yap-(ı)gsa-ma-yır & yap-(ı)gsa-yır mı & yap-(ı)gsa-ma-yır mı &
yap-(ı)gsa-r & yapmak iste-r & yap-(ı)gsa-ma-z & yap-(ı)gsa-r mı & yap-(ı)gsa-ma-z mı &
yap-(ı)gsa-mış & yapmak iste-miş & yap-(ı)gsa-ma-mış & yap-(ı)gsa-mış mı & yap-(ı)gsa-ma-mış mı &
yap-(ı)gsa-dı & yapmak iste-di & yap-(ı)gsa-ma-dı & yap-(ı)gsa-dı mı & yap-(ı)gsa-ma-dı mı &
yap-(ı)gsa-sa & yapmak iste-se & yap-(ı)gsa-ma-sa & yap-(ı)gsa-sa mı & yap-(ı)gsa-ma-sa mı &

— Ne yapıgsayır sän? [Ne yapmak isteyir sän?]
— Resim yapıgsayır män. [Resim yapmak isteyir män.]

— Nege keldi sän? [Ne için keldi sän?]
— Senin körügsedi män. [Senin körmek istedi män. Senin körmek isteki tuyundu män.]
Türkçe-21 Sitesi

FİİL ÇEKİM EKLERİ; ZAMAN, ŞART

aktarılan geçmiş zaman -miş, fiil çekimi, fiil çekimleri, fiilden isim yapan ek –acak, gelecek zaman, geniş zaman eki –r –ar –yar, geniş zaman, görülen geçmiş zaman -di, şart eki, şimdiki zaman, Türk lehçeleri, zaman eki, zaman ekleri, zamanlar

TÜRKÇE211 [05] FİİL ÇEKİM EKLERİ; ZAMAN EKLERİ, ŞART EKİ

FİİL ÇEKİM EKLERİ; ZAMAN EKLERİ, ŞART EKİ

KELCEK ZAMAN EKİ
ŞİMDİKİ ZAMAN EKİ
KENİŞ ZAMAN EKİ
KEÇMİŞ ZAMAN EKİ
RİVAYET (AKTARIM) KEÇMİŞ ZAMAN EKİ
ŞART EKİ
EK BİLGİLER
  1. Çagdaş Türk Lehçeleri Notları
  2. “-(a)cak, -(e)cek; -(y)(a)cak, -(y)(e)cek”
  3. “-r ; -(a)r, -(e)r” ; “-(y)(a)r, -(y)(e)r”

KELCEK ZAMAN EKİ

İstanbul Agızı’ya köre kelcek zaman eki: “-acak, -ecek ; -(y)acak, -(y)ecek” ér.

Mun ekiŋ “-(y)acak, -(y)ecek” biçimi, zaman eki olmak için fazla uzun ér ve konuşmagda, sorunlu ér. Konuşmaglarda, munuŋ belli bi biçim de yok ér. Kib;

“sakla-(y)acak, saklı-(y)acak, sakla-(y)cak, saklı-(y)cak, saklı-cak”,
“sakla-ma-(y)acak, sakla-mı-(y)acak, sakla-ma-(y)cak, sakla-mı-(y)cak, sakla-mı-cak” kibi.

Munuŋ “yardımcı y”li biçimdeki sorunlar, munuŋ “yardımcı y”siz biçimlerin de sorunlu hale ketirmiş. Kib;

“ol-acak, ol-ucak, ol-ıcak, ol-cak”, “ol-ma-(y)acak, ol-mı-(y)acak, ol-mu-(y)acak, ol-ma-(y)cak, ol-mı-(y)cak, ol-mu-(y)cak, ol-ma-cak, ol-mı-cak, ol-mu-cak” kibi.
Türkçe-21 Biçimi’de, kelcek zaman eki; “-cak, -cek ; -çak, -çek” ér.

# “ar-cak, ara-cak, arı-cak, aru-cak”.

kazı-cak eri-cek kuru-cak sürü-cek
kaz-cak er-cek kur-cak sür-cek




at-çak yar-cak bil-cek bez-cek
ata-cak yara-cak bile-cek beze-cek




kazı-ma-cak eri-me-cek kuru-ma-cak sürü-me-cek
kaz-ma-cak er-me-cek kur-ma-cak sür-me-cek




at-ma-cak yar-ma-cak bil-me-cek bez-me-cek
ata-ma-cak yara-ma-cak bile-me-cek beze-me-cek

“ye-cek, ye-me-cek” ; “te-cek, te-me-cek” ;
“u-cak, u-ma-cak”
“yi-cek, yi-me-cek” ; “ti-cek, ti-me-cek” ; “kü-cek, kü-me-cek”

700’lü yıllarda, kelcek zaman eki:

• “-daçı, -däçi ; -taçı, -täçi” ; “öl-täçi sän (öl-ecek-sin), käl-täçi+miz (gel-eceğ-iz)” gibi.
• “-gay, -gäy” ; “tägin-gäy män (eriş-eceğ-im)” gibi.
Bu konuda bak; ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: MEHMET AKALIN, TDK Yayınları: Paragraf 220-221.

“ol yirgärü barsar, Türk bodun öl-täçi sän; Ötükän yir olurup arkış tirkiş ısar, näŋ buŋug yok. Ötükän yış olursar, bäŋgü il tuta olur-taçı sän”
Bu konuda bak; ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: MEHMET AKALIN, TDK Yayınları: Sayfa 230

yış dağlardaki otlak, yayla
ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: MEHMET AKALIN, TDK Yayınları: Sözlük bölümü


222. -çı, -çi; -ça, -çä: Tek tük gelecek zaman ifade eder görünen “-çı”lı fiil şekilleri de bulunur: “öl-mä-çi sän (ölmemelisin)”, “buzagula-çı bolmış (buzağılayacak olmuş)” gibi.
ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: MEHMET AKALIN, TDK Yayınları

# Kül Tigin Yazıtı’da bulunan yukarıdakı cümleleriŋ Türkçe-21 Biçimi:

“Ol yere togru varsa (sän), (ey) Türk bodun,
öl-cek sän; Ötüken yeride oturup kervan kafile yollasa (sän), herhängi sıkıntı yok. Ötüken ormanıda otursa (yaşasa) (sän), kalıcı il tutup otur-cak sän”.

Ayrıca bak: HÜSEYİN NAMIK ORKUN, ESKİ TÜRK YAZITLARI, TDK Yayınları: Sayfa 26.

# “Ötüken yış”; mon anlamlara kelyir de olabilir ärinç;
“Ötüken yayla(sı)” veya “Ötüken bölge(si)” veya “Ötüken merkez, Ötüken merkez(i)”.


# Kelcek zaman kipi, haber kipi ér. Kelcek zaman kipiyin, emir kipi yeriye kullanmak, yanlış ér.
# Kelcek zaman eki, “yapım eki” olarak da kullanılır; “yak-(a)cak (yakıt)”, “kiy-(e)cek (elbise)” kibi.

SEÇENEK

Kelcek zaman eki olarak “-daçı, -deçi ; -taçı, -teçi” de kullanılabilir:

al-daçı, ver-deçi, er-deçi, kur-daçı, sür-deçi, yol-daçı,
aç-taçı, ek-teçi, bit-teçi, yap-taçı, serp-teçi, kıs-taçı, küs-teçi,
ara-daçı, ele-deçi, kazı-daçı, eri-deçi, kuru-daçı, sürü-deçi, yürü-deçi,
al-ma-daçı, ver-me-deçi, ara-ma-daçı, er-me-deçi, eri-me-deçi, aç-ma-daçı, ek-me-deçi, at-ma-daçı, kibi.

“Kitapçıya kitteçi män. Birkaç kitap aldaçı män. Hafta sonu oların okudaçı män. Biraz kerginlik attaçı män.”
“Sene ikiyüzlü düşmanlar ile tolu ol yerlere kitip yerleşir sän ése, öldeçi sän; buralarda rahat oturdaçı sän.”

ŞİMDİKİ ZAMAN EKİ

İstanbul Agızı’ya köre şimdiki zaman eki: “-yor ; -(ı)yor, -(i)yor, -(u)yor, -(ü)yor” ér.

Mun ekiŋ mun biçim, “Türkçe” grameriye aykırı ér. Neden mon ér;
  • Eklendi än tabanıŋ sesliyin, (yazıda da) kenel olarak tegiştiren tek ek, mun ér; “bekle— → bekli-yor”, “sakla— → saklı-yor”, “al-ma— → al-mı—yor”  kibi. [“soru eki”, “olumsuzluk eki” kibi de kullanılmış]

  • Tabana uyum saglamayan yani tek tip turan tek ek de bu ek ér: “al-(ı)yor, ver-(i)yor” kibi. [Türkçe’deki kenel-kesin kural olan “büyük ünlü uyumu kuralı”yın da ihlal etyir]
Konuşmag tılıda, bu ekiŋ de belli bir şekil yok;
“yap-ıyor, yap-ıyoru, yap-ıyo, yap-iy, yap-ıyır, yap-ıyr-ık (yapıyoruz)”,
“yap-mı-yor, yap-maaa-yor, yap-ma-yyor, yap-mı-yır, yap-mı-yo-m, yap-mi-yem, yap-mi-yr-im” kibi.

Çok sayıda sesteşliklere de neden olur: “yarı-yor [yara-yor] · yar-(ı)yor”, “kaz-(ı)yor · kazı-yor” kibi. Kimi yerel agızlar, munca sesteşliklerin, monca kitermiş: “yara-(y)yor · yar-(ı)yor”, “kaz-(ı)yor · kazı-(y)yor” kibi.

Eski Türkçe’de, keniş zaman eki olarak, “-r ; -(a)r, -(e)r ; -(ı)r, -(i)r, -(u)r, -(ü)r” ekiyiŋ yanda, “-yur, -yür” ekleri de körülür. Bu konuda bak; ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: MEHMET AKALIN, TDK Yayınları: Paragraf 216.

# Şimdilerde, bazı Anadolu Agızları’da da “keniş zaman” ile “şimdiki zaman”, biri biriyiŋ yere keçebilyir:
“O adam nereye bakar? = O adam (şimdi, şu anda) nereye bakmakta?” anlamda. Yani belki “şimdiki zaman” eki, “keniş zaman eki”yin, “y” ilen kenişletip oluşturulsa bile, garip bi turum olmaz mun.


# Yanya, bazı Anadolu Agızları’da, şimdiki zaman kipi, monca şekillerde de tuyulur;
“gel-iyir, gid-iyir” ve “gel-iyr-im, gid-iyr-im”.

Türkçe-21 Biçimi’de, şimdiki zaman eki; “-yır, -yir, -yur, -yür” ér.

# “ar-yır, ara-yır, arı-yır, aru-yur”.

yara-yır beze-yir ata-yır arta-yır
yar-yır bez-yir at-yır art-yır




kaz-yır er-yir kur-yur sür-yür
kazı-yır eri-yir kuru-yur sürü-yür




yara-ma-yır beze-me-yir ata-ma-yır arta-ma-yır
yar-ma-yır bez-me-yir at-ma-yır art-ma-yır




kaz-ma-yır er-me-yir kur-ma-yır sür-me-yir
kazı-ma-yır eri-me-yir kuru-ma-yır sürü-me-yir

# Kerekli turumlarda, “küçük ünlü uyumu”yun ihlal etebilir;
“uyu-r · u-yur” sesteşliki olmasın tiyin “uyu-r · u-yır” kibi (fiiller de zamanlar da farklı).

“kü–”: korumak
“ar–”: (bi yerde) tolanmak, tolaşmak, kezelemek ; (biriyin) kandırmak · “ara–”: aramak
“arı–”: temiz olmak · “arı–n–”: temizlenmek
“aru–”: (bi tış etgen nedeni ile) yorulmak · “aru–n–”: kendi kendiyin yormak ; yorgun olmak
“ad–”: (kendiye benzerlerden) farklı olmak · “ad–(ı)n–”: (bir şeyiŋ önceki biçim ile sonrakı biçim) farklı olmak
“u–”: muktedir olmak, küç yetirebilmek

“ar” (Arabca kökenli): utanç (Türkçe kökenli), utanmag
“ara”: açıklık, boşluk, mesafe · “arı”: olardan kimiler bal yapan böcek türü · “ad”: isim · “küç”: güç, kuvvet

KENİŞ ZAMAN EKİ

Olumlu fiillerde
;
“-r ; -(a)r, -(e)r ; -(ı)r, -(i)r, -(u)r, -(ü)r”,
Olumsuz fiillerde
;
“-z”.

# Mun ek, Köktürk Türkçesi’de de munca ér.

bekle-r
bak-(a)r çek-(e)r
al-(ı)r kel-(i)r bul-(u)r kör-(ü)r
bekle-me-z
bak-ma-z çek-me-z
al-ma-z kel-me-z bul-ma-z kör-me-z

• Türkçe-21 Biçimi’de, kerekli turumlarda, “yardımcı y” ilen kenişler; “-(y)(a)r, -(y)(e)r” olur;
“yık-(a)r — yıka-r” → “yık-(ya)r — yıka-(ya)r” kibi.

# “tuy-ma-z-dan kelmek, bil-me-z-den kelmek” kibi kalıp ifadelerde, olumsuz eki, üst üste binmemeli. Neden mon ér; “bil-me-me-z-den kelmek” sözüde, “bil—” fiili, iki defa olumsuz eki almış. Ulayı (yapı olarak yanlış ér fakat) mantıksal olarak munuŋ anlam; “bil-(i)r-den kelmek, bilir kibi tavranmak” olur.

# “-r ; -(a)r, -(e)r ; -(ı)r, -(i)r, -(u)r, -(ü)r # -z” eki, fiilden isim/sıfat yapan ek olarak da yogun kullanılyır; “yazar, okur, bilir kişi, çıkmaz sokak” kibi.
KEÇMİŞ ZAMAN EKİ

“-dı, -di, -du, -dü ; -tı, -ti, -tu, -tü”

# Mun ek, Köktürk Türkçesi’de de munca ér.
# Fakat kimi kelimelerde, “küçük ünlü uyumu”ya uymamış; “bol-dı” kibi.


al-dı ver-di tur-du sürü-dü
yat-tı bit-ti tut-tu küs-tü
al-ma-dı ver-me-di tur-ma-dı sürü-me-di
yat-ma-dı bit-me-di tut-ma-dı küs-me-di

• 800’lü yıllar Uygur Türkçesi’de “-yuk, -yük” eki de var:
“tüş+ä-yük män (tüş+kör-dü män)”, “ba-yuk sän (bagla-dı sän);
“alk-yuk, kirtkün-yük” kibi.
Bu konuda bak; ESKİ TÜRKÇENİN GRAMERİ, A. VON GABAIN, Çeviren: MEHMET AKALIN, TDK Yayınları: Paragraf 152 ve Paragraf 218.
RİVAYET (AKTARIM) KEÇMİŞ ZAMAN EKİ

“-mış, -miş, -muş, -müş”

# Mun ek, Köktürk Türkçesi’de ymä munca ér.
# Fakat kimi kelimelerde, “küçük ünlü uyumu”ya uymamış; “bol-mış” kibi.


al-mış bil-miş ol-muş tüt-müş
al-ma-mış bil-me-miş ol-ma-mış tüt-me-miş

Ali, Veli’ye, monca tiyir; “Çita, kedigillerden ér.” Birkaç kün sonra Veli, Hasan’a monca tiyir:
“Çita, kedigillerden émiş.” [haber kaynakı belirtilmemiş]
“Çita, kedigillerden émiş. Ali, munca tidi.” [haber kaynakı belirtilmiş]

“Kaza olmuş. Yol açılsın tiyin yarım saat bekledi méz.” [Konuşan kişi, kaza olur kän orada tügül émiş]

# “-mış, -miş, -muş, -müş” eki, fiilden isim/sıfat yapan ek olarak da yogun kullanılyır; “yemiş, keçmiş (mazi), keçmiş zaman, bitmiş iş, körmüş keçirmiş” kibi.
ŞART EKİ

“-sa, -se”


# Mun ek, Köktürk Türkçesi’de “-sar, -sär” ér.

çak-sa bekle-se ol-sa ilgilen-se
çak-ma-sa bekle-me-se ol-ma-sa ilgilen-me-se

“Yagmur yag-sa yerler ıslanır”, “Yagmur yagar é-se yerler ıslanır” kibi.

• Mun ek bazen “tilek/temenni” anlatımı için de kullanılyır; “Yagmur yagsa da yerler ıslansa [istekiyin tuyunyur män].”, “Çok yoruldu män. Biziŋ işler bitse de bizleriŋ evlere kitse méz.”
EK BİLGİLER

1. Çagdaş Türk Lehçeleri Notları


TÜRKMEN TÜRKÇESİ’de:

Türkmen Türkçesinde gelecek zaman eki -cAk’tır.
“men alcak, sen alcak, ol alcak, biz alcak, siz alcak, olar alcak”
Bu konuda bak. ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ, PROF DR AHMET BURAN - ARŞ. GÖR. ERCAN ALKAYA, AKÇAĞ YAYINLARI.
AZERBAYCAN TÜRKÇESİ’de:

Gelecek Zamanın Rivayeti:
“yazacagmışam, yazacagmışsan, yazacagmış, yazacagmışıg, yazacagmışsınız, yazacagmışlar”
Gelecek Zaman:
“geleceyem, geleceksen, gelecek, geleceyik, geleceksiniz, gelecekler”
Bu konuda bak. ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ, PROF DR AHMET BURAN - ARŞ. GÖR. ERCAN ALKAYA, AKÇAĞ YAYINLARI.
TÜRKMEN TÜRKÇESİ’de:

Şimdiki zaman -yAr ekiyle kurulur.
“baryarın (gidiyorum), baryarsıŋ, baryar, baryarıs, baryarsıŋız, baryarlar”,
“göryärin, göryärsiŋ, göryär, göryäris, göryärsiŋiz, göryärler”
Bu konuda bak. ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ, PROF DR AHMET BURAN - ARŞ. GÖR. ERCAN ALKAYA, AKÇAĞ YAYINLARI.
AZERBAYCAN TÜRKÇESİ’de:

Şimdiki zaman eki -r, -İr’dir. Ünlüyle biten fiillerden sonra araya -y ünsüzü gelir:
“görürem, görürsen, görür, görürük, görürsünüz, görürler”
“oxuyuram (okuyorum), oxuyursan, oxuyur, oxuyurug, oxuyursunuz, oxuyurlar”
Geniş zaman eki -Ar’dır.
“işleyerem, işleyersen, işleyer, işleyerik, işleyersiniz, işleyerler”
“alaram, alarsan, alar, alarıg, alarsınız, alarlar”
Bu konularda bak. ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ, PROF DR AHMET BURAN - ARŞ. GÖR. ERCAN ALKAYA, AKÇAĞ YAYINLARI.
# Türkçe kökenli “oku-” fiili, yanlış olarak, “khı” ilen yazılmış; “oxu-”. “خ khı”, “x” işareti ilen közderilmiş.
2. “-(a)cak, -(e)cek; -(y)(a)cak, -(y)(e)cek”

Türkçe-21 Biçimi’de, kelcek zaman eki olarak, “-cak, -cek ; -çak, -çek” kullanılır. Fakat “-(a)cak, -(e)cek” ilen türetilmiş bazı isimler tegiştirilmez. Teorik olarak da bazı isimlerdeki “-acak, -ecek”; “a, e” ilen kenişlemiş “-cak, -cek” varsayılır; “-(a)cak, -(e)cek ; -(y)(a)cak, -(y)(e)cek”.

-(e)cek :
iç-il-cek şey, içilir şey, içilebilir şey, meşrubat
yak-(a)cak :
yak-ıl-cak şey, yakılır şey, yakıt

“Marketten iç-(e)cek aldı män” = “Marketten iç-il-cek şey aldı män”

Fiilden Yapılmış İsimler
Munlarıŋ Yaklaşık Anlamlar Aktif/Pasif
aç-acak açar, açıcı
aktif
al-acak al-ıl-cak
pasif
çek-ecek çeker, çekici, çekeç
aktif
kiy-ecek kiy-il-cek, kiyilir
pasif
iç-ecek iç-il-cek, içilir
pasif
sil-ecek sil-cek, siler
aktif
tut-acak tut-cak, tutar, tutulur, tutamaç
aktif-pasif
ver-ecek ver-il-cek, verilir, borç
pasif
yak-acak yak-ıl-cak, yakılır
pasif
yi-(y)(e)cek yi-(y)il-cek, yiyilir, besin
pasif
ti-(y)(e)cek ti-(y)il-cek, tiyilir, söz
pasif

Mun ek ilen yapılmış isimlerde-sıfatlarda, “aktiflik-pasiflik” açısıdan, net bi ayırım körünmeyir:
“Arabayıŋ silecekler [aktif] bozulmuş.”, “Silecek [pasif] yer kalmadı (her tarafın sildi män).”
“Misafirlere bekleyecek [fasif] yer közderdi män.”, “Burayın bekleyecek [aktif] kimse yok.” kibi.

Fiilden Yapılmış İsimler
Munlarıŋ Yaklaşık Anlamlar Aktif/Pasif
korun-cak koruyucu, korur
aktif
salın-cak salınır, salınılır
aktif-pasif

# Öteki bazı “yapım ekleri” de “kenişlemeg ünlüsü-ünsüzü” alıp kenişler lär. Mun olgu, mon sözcüklerde de körülyür; “kaç-(a)mak, tut-(a)mak, tar-(a)cık [daracık], az-(ı)cık, kez-(e)gen” [gezegen].
3. “-r ; -(a)r, -(e)r” ; “-(y)(a)r, -(y)(e)r”

Keniş zaman eki (olumlu) monca ér: “-r ; -(a)r, -(e)r ; -(ı)r, -(i)r, -(u)r, -(ü)r”.
Şimdi “-(a)r, -(e)r” biçimiyin “y” ilen kenişletelim: “-(y)(a)r, -(y)(e)r” olur.
Bu da, (olumlu) keniş zaman eki olarak, kerekli turumlarda kullanılabilir; “-yar, -yer”.
• Kib “yar—”, “yara—” fiilleriye bakalım:

CÜMLE AYRINTI ANLAMLI MI?
“Bu balta bu odunun yar-(a)r” “Bu balta bu odunun bölüp ayırır” anlamlı
“Bu balta bu odunun yara-r” “Bu balta bu odunun yararlı olur” anlamsız

“Anlamlı cümle” ile “anlamsız cümle”yiŋ arada, anlam karışıklıkı söz konusu etilmez.
• Kib “yık—”, “yıka—” fiilleriye bakalım:
Anlatımda, “Ali evin yık-(a)r”, “Ali evin yıka-r” cümleleriyiŋ arada, anlam farkı belli olmayabilir.
Mun turumda; “Ali evin yık-yar”, “Ali evin yıka-yar” olabilir lär.
• Kib mon fiillere bakalım; “ar— (kandırmak)”, “ara— (aramak)”, “arı— (temiz olmak)”, “aru— (yorulmak)”:

CÜMLE AYRINTI ANLAMLI MI?
“Ali Veli’yin ar-(a)r” “Ali, Veli’yin kandırır.” anlamlı
“Ali Veli’yin ara-r” “Ali, Veli’yin bulmaga çalışır.” anlamlı
“Ali Veli’yin arı-r” “Ali, Veli’yin temiz olur.” anlamsız
“Ali Veli’yin aru-r” “Ali, Veli’yin yorulur.” anlamsız

Anlatımda “Ali, Veli’yin ar-(a)r”, “Ali, Veli’yin ara-r” cümleleriyiŋ arada, anlam farkı belli olmaz ése;
“Ali Veli’yin ar-yar”, “Ali Veli’yin ara-yar” olabilir lär.
CÜMLE AYRINTI ANLAMLI MI?
“Ali Veli’yin arı-t-(ı)r” “Ali Veli’yin temiz eter.” anlamlı
“Ali Veli’yin aru-t-(u)r” “Ali Veli’yin yoruldurur/yorar.” anlamlı

Anlam karışıklıkı yok.
Türkçe-21 Sitesi